İlk düdükle birlikte ‘seninle bir dakika’ diyen Yeşil Beyazlılar 60 saniye içinde rakip altı pasta bulduğu iki net pozisyonla ‘niyetim beraberlik meraberlik değil, galibiyettir’ mesajı verdi ama geride kalan 44 dakikalık süreçte arkası gelmedi!
Ev sahibi Akhisar’da misafirine ayak uydurunca orta sahalar pas geçildi, iki takımın ceza sahaları akşam saatlerindeki Fomara trafiği gibi adam kalabalığından resmen kilitlendi…
Öyle ki ’ah bu da kaçar mı’ denilebilecek tek bir pozisyon izlemeden ilk yarı bitti…
Bursaspor ilk 45’te olduğu gibi ikinci yarıya da müthiş bir iştahla atıldı. Yeni Timsah Serdar Özkan ayağının tozuyla çıktığı maçta soldan harika bindirdi, son çizgiden ortalayıp meşin yuvarlağı Seleznyov’un kafasına indirdi, Ukraynalı da alnıyla yaptığı sıyırtma vuruşla işi bitirdi: 0-1…
Seyircisi önünde yediği golle göçebe duruma düşen Akhisar beraberliği yakalamak amacıyla top yekûn Bursaspor kalesine saldırmaya başladı…
Ne var ki Yeşil Beyazlı şampiyon armadanın 1 numaralı sigortası Çağlar Şahin Akbaba 3 direk arasında yine şahlandı.
Yattı kalktı havalandı, uçtu düştü ayaklar altında ezildi, ama topu geriye düşürüp ağlarıyla öpüştürmedi.
İbrahim Üzülmez yönetimindeki Bursaspor’da nasıl bir değişim gözlemlediğimizi merak edenler olabilir.
Hemen söyleyelim; dün gecede gördük ki; beraber düşünme, hep beraber oynama iştahı, futbolcuların birbirinin hatalarını kapama çabaları fizik ve konstantrasyon olarak giderek seviye yükseltiyor.
Bunun ötesinde orta sahada ayağa top yapıp, Akhisar’ın top oynama heveslerini kırdılar.
Söylemek istediğimiz o ki; atanı-tutanı olan yeni hocasıyla uyum sağlayan
bir takımın kazanması futbolun adaletinin tecelli etmesi anlamına gelir.
Ev sahibi Ege temsilcisini küçümseyecek halim yok. İyi bir takımları var, çok da diriler. Topu dilinden de anlayan oyuncuları fazla ama ikinci yarı oyunu çirkinleştirdiler, tekme tokada başvurup Timsah’ı sindirmeye çalıştılar. Seleznyov’un kırmızı kartı ile bunu başardılar, ama maç sonu tabelaya baktıklarında ‘kimin büyük olduğunu’ da anladılar!
