USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Kupada da devam

31-10-2019

Yalçın Koşukavak sahaya yedek ve uzun süredir görev almayan bir kadro ile çıkarak risk aldı.

Karşıdaki takım bir alt ligde bulunan bir ekip; ama kupa maçlarını ciddiye almazsanız malum her sonuç alınabiliyor. Bu anlamda Koşukavak’ın cesareti önemliydi.

İlaveten yedek oyuncuları hem de aynı anda izleyebilmek de bizler açısından önemliydi.

Kadro farklıydı; ama Bursaspor’un oyun anlayışı pek farklı değildi.

Koşan, mücadele eden; ama belli bir oyun kurgusu hissettiremeyen bir görüntü vardı.

Ev sahibi ekip enteresan bir golle öne geçmeyi başarırken, Bursaspor  ise bu gole penaltı  ile cevap verdi.

Hakem pozisyonu belli ki iyi süzemedi. Ukraynalı Seleznov topu önce koluyla kontrol ederken, rakibinin topa müdahalesini de iyi değerlendirip penaltıyı aldı.

Sonrasında her iki ekip de skoru değiştirme çabasındaydı. Bariz bir üstünlük yoktu oyun içerisinde.

Onur’un Bursaspor’u öne geçiren golü ile Timsah tura bir adım daha yaklaşırken. Ali Akman’ın karşı karşıya kaçırdığı pozisyonu az kaldı arayacaktık. Kaleci Ali’nin feykine kanmayınca Ali’de ekarte edemedi ve topu kaptırdı. Plase daha iyi bir sonuç verebilirdi belki. Çünkü Ali Akman’ın bu yönü oldukça iyidir. Golcülerin özellikle bu tip pozisyonları antrenmanlarda çalışması şart.

Son dakikada penaltıyı kurtaran Ataberk de turu Bursaspor’a getiren son imzayı attı.

Ayrıca kendisinin de bu takımda üçüncü kaleci olmayacağının mesajını vermiş oldu.

Sonuç olarak oynayan kadro gereken sonucu aldı. Ataberk, İsmail, Sedat biraz da Cüneyt göze batan ve başarılı isimlerdi diyebiliriz. Özellikle İsmail’in hızını ve bindirmelerini çok beğeniyorum.

Bursaspor için her anlamda kazançlı bir maç oldu.

Yalçın Hoca’nın gözünde de farklı bir kadro anlayışı da bu maç sonrası şekillenebilir diye düşünüyorum.

Pazartesi günkü Balıkesir maçı öncesi iyi bir hazırlık ve moral de oldu.

ASPOR REZALETİ

Bu arada yayıncı kuruluşa da değinmek gerekiyor.

Dönüşümlü yayın nedir arkadaş?

Dönüşümü geçtim oynanan maçı kesip, daha takımların bile sahaya çıkmadığı stada bağlanmak nedir?

Bu da yetmiyor maçı kesip reklama gidilip dakikalarca insanlara reklam izletiyorlar.

Bu nasıl yayıncılıktır, bu nasıl bir anlayıştır?

Federasyonun bu işe el atıp dönüşümlü maç yayınlarına ve maç içi görüntülü reklama kesinlikle izin vermemesi gerekiyor.

Para hırsıyla seyircinin maç izleme hakkına bu şekilde engel olan bir zihniyetin maç yayınlama hakkı alamaması gerekir.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?