USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Fransa'da operasyon

15-10-2019

Milli duyguların çok yoğun yaşandığı günlerde Ay yıldızlı futbolcularımız 82 bin kişilik Stade de France’de son dünya şampiyonu Fransa’nın karşısına çıktı.

Stat doluydu; ama tribündeki o  80 bine yakın seyircinin yarıya yakını Türkiye’den, Fransa ve Avrupa’nın çeşitli ülkelerinden giden Türklerden oluşuyordu.

Tribünün yönetimi de Teksas Grubu lideri Selim Kurtulan’daydı.

Türkiye kompleksine sahip ne kadar ülke ve kişi varsa gerçek yüzünü gösterdiği günlerde Türkler takımlarını yalnız bırakmamıştı ve yeri göğü inletirken “Biz tek siz hepiniz” mesajını maç öncesi asker selamı çakarak veriyorlardı.

O selamın karşılığını da futbolcularımız maç içinde vereceklerdi zaten.

Grup liderliğini rakibe bırakmak istemeyen A milli takımda Şenol Güneş 1 puanı hedefleyen bir anlayışla sahadaydı.

Oyunu kendi sahasında kabul eden Ay yıldızlılar meşin yuvarlağı kaptıkları anda hızlı hücumlarla rakibi vurmayı planlıyorlardı; ancak bu plan özellikle ilk yarıda hiç tutmadı.

Çünkü Fransız orta sahası oyunun kontrolünü hiç bırakmıyordu.

Griezmann’ın komutasındaki Horozlar, bu oyuncunun yanı sıra Coman, Sissoko ile Milli takımızın savunmasını oldukça zorladı.

Merih Demiral ve Çağlar Söyüncü ile rakibi göbekte karşılayan Türkiye, Griezmann ve  sol kanatta Coman’ın etkili oyunuyla bir süre zorlandı.

Ay yıldızlı savunmacıların müdahale edemediği anlarda ise devreye kalecimiz Mert Günok girerken yaptığı kurtarışlarla maçın kırılma anlarına imza attı.

Karşılaşmanın ilk yarısı tamamen Fransa hücum oyunlarıyla savunmamız arasında geçti.

"Kaleci Mandanda’yı ilk yarı boyunca göremedik bile" desek kesinlikle abartmış olmayız.

Bir puanı hedeflemek için defansif bir anlayışla oynamak anlaşılabilir; ama hücuma çıkmakta bu kadar zorlanan aslında hiç çıkamayan bir oyun milli takım için kabul edilebilir bir şey değil ve gününde olan rakiplere karşı büyük sıkıntı yaşarız.

İkinci yarıda ise biraz daha silkinen A milli takım kontrollü bir şekilde Fransızların üstüne gitmeye başladı. 

Aslında bu biraz da Didier Deschamps’ın takdiğiydi diye düşünülebilir. Çünkü bu şekilde bir sonuç elde edemeyeceğini görmüştü tecrübeli teknik adam. Rakibi üzerine çekerek açmak istedi.

Oliver Giroud hamlasiyle de o kilidi açmayı başardı.

Tecrübeli golcü cezaalanına süzülen topa doğru bir şekilde hareketlenip kafa vuruşunu yapmayı başardı.

Golün ardından mağrur ve küstah Fransız duruşunu ile golü kutlayan Giroud’a cevap gecikmedi.

Bu gole futbolcularımızın reaksiyonu hemen geldi.

Şenol Güneş Cenk Tosun hamlesi ile bu gole cevap vermeyi planlarken gol Kaan Ayhan’dan geldi. 

Böylece Türkler “Biz bitti demeden bitmez” sözünü bir kez daha dünyanın gözüne sokmuş oluyordu.

Golün ardından futbolcularımızın verdiği asker selamı ise Fransız rejsinin sansürüne takıldı.

Ancak çok da önemli değildi bu. 

Sosyal medya sayesinde tüm dünya Fransa Stade France'de saha içinde operasyonda olan futbolcularımızın, sınır ötesinde operasyonda olan Mehmetçiğe gönderdiği selamı gördü.

Milli takım için artık 2020 Avrupa Futbol Şampiyonasına katılmak çok kolaylaştı.

BURSALI YETKİLİLER UTANSIN

14 Kasım’da İzlanda ile Türkiye’de oynayacağız. Beraberlik dahi yeterli olacak.

Maçın en etkili milli takım seyircisinin önünde yani Bursa’da oynanması için çağrılar yapılamaya başlandı.

Bu çağrıları yapanlar sadece Bursalılar da değil.

Ancak maalesef maçın Bursa’da oynanması mümkün değil.

Çünkü Bursalı yetkililer stadı 9 yıldır bitiremedi.

Timsah Arena UEFA standartlarına uygun hale getirilemedi.

Stadı bitirme tarihi ile ilgili verdikleri birçok sözü her seferinde yiyen kent yöneticilerinin bu yalan ve ihmallerinin cezasını tüm Bursa çekiyor.

Hepsi utanmalı. Gerçi pek utanacak yüzleri de yok ya !

Onların işlerini yapamaması yüzünden Bursa şehri bu önemli ve güzel heyecanlardan sürekli geri kalıyor.

Yazıklar olsun.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?