USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Yandık!

30-08-2015

Baktığımızda Yeşil beyazlılar haziran ayından beri oynadığı iki kupa finali üç de lig olmak üzere toplam beş maçın hepsini kaybetti. Ciddi bir muhalefeti olan bir başkan ve eskisi gibi kredisi olmayan bir teknik adam için bu gerçekten zor bir sürecin başlangıcı oldu diyebiliriz.

Maça iyi top yaparak başlayan yeşil beyazlılar daha sonra bunu da başaramamaya başladı. Bireysel yeteneklerine güvendiğimiz Dzsudzsak, Josue ve Stoch isimlerde sahneye çıkmayınca Bursaspor tamamen durdu.

Düşünün gol atsın diye bir buçuk idman ile sahaya sürülen De Sutter’e tek bir düzgün orta yapamayan kanatlar ve yine kaliteli pas veremeyen bir orta saha. Bu şekilde bir takım nasıl maç kazanabilir ki ? Maç kazanmayı geçtim pozisyon bile üretilemedi. Ne topun olduğu yerde kalabalıklaşma yani pas alternatifi oluşturma ne de rakip sahaya oyunu yıkabilme becerisi vardı. Bir takımın en önemli organı orta sahanın göbeğidir. “Beyin iyi çalışmadan olmaz” diye bozuk plak gibi aynı şeyi söylemeye devam edeceğim.

Göbek yetersiz kalırsa tüm takım işte böyle etkilenir. Çünkü bu bölgedeki adamın yani Josue kesinlikle her anlamda yetersiz. Ertuğrul Sağlam’ın orta sahanın daha iyi çalışması için ne gerekiyorsa yapmaktan başka çare yok. Ne oyun açılabiliyor, nede forvete veya kanatlara top aktarılabiliyor. Japon Hosogai kesici özelliği, çevikliği ve hırsı ile olumlu sinyaller verdi; ama oyunu çift yönlü oynamadığı görüldü. Genel anlamda bu tip bir kadrosu olan yani yeni bir araya gelmiş ekiplerde acilen bir sistem oturtmak gerekir. Bu acilen başarılmaz ise başarılı olabilecek bir ekip de  performansını yükseltemez.

Bursaspor’un yediği golün ofsayt olması tabi ki mağlubiyetin birinci nedeni gibi görülebilir ki golün ofsayt olduğunu Abdullah Avcı da itiraf etti; ama ifade ettiğim gibi yeşil beyazlıların sorunları çok başka.

Federasyon ve dolayısıyla hakemlerin Bursaspor’a karşı art niyeti devam ediyor. Bu çok belli hadi ofsaytı kaçırdılar diyelim. Kart tercihlerinde bile bu çok belli oluyor. TFF’nin de tribüne verdiği komik cezalar da ortada. Kulübün haklarının savunulması gerekiyor. Henüz oturmamış bir ekip bir de hakem hataları ile boğuşamaz. Bunu yapması gerekenler de başta yönetim kuruludur.

Maç izlerken bir yandan da Bursa’daki yangını internetten takip ediyorduk. Her anlamda hem sahadaki durum hem de şehrimizde yaşanan felaket içimizi yaktı. Hepimize geçmiş olsun demekten başka çare yok.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?