USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Bursaspor gündemi

03-07-2019

Bursaspor’da Mestan yönetimi göreve geldiği andan itibaren icraatlarına başladı. Özellikle bir kaç gündür yazmayıp gözlemlemeyi tercih ettim.

Şimdi kısa bir değerlendirme yapmak istiyorum.

FREY KONUSU

Malum kulüp  Sebastian Frey ile yapılan yanlış sözleşme yüzünden üç dönem transfer yasağı ve -6 puan tehlikesi ile karşı karşıyaydı. 

Mesut Mestan bu sorunu çözdü.

“Belediye desteği ile çözebildi” eleştirilerine katılacak durumda değilim. Bursaspor’un çözülen her sorunu önemli bir kazançtır. 

Kulübe ileride zarar vermeyecek şekilde çözülsün de nasıl çözülürse çözülsün. İsterse Çemişkezek Belediyesi’nin desteği ile çözsün önemli değil.

Mesut Mestan bu konuda güzel bir iş çıkardı.

HOCA ve SPORTİF DİREKTÖR

Bursaspor’da hoca Yalçın Koşukavak oldu.

Doldurulması istenen Sportif Direktörlük koltuğuna da Selçuk Erdoğan getirildi.

Hoca’dan başlayalım...

Yalçın Koşukavak eskiden beri çok detaylı takip ettiğim bir isim değil. Son dönemlerdeki çalışmalarına vakıfım. Ligi tanıması, bunun yanı sıra futbola bakış açısı, futbol gözü, çağın gereği analiz, bilimsel, akademik yöntemleri uygulaması ile son zamanlarda dikkat çekici bir isim haline gelmişti. Genç dinamik ve heyecanlı oluşu da avantajı. Çok önem verdiğim; ama kendisi ile ilgili fikrim olmadığı liderlik konusunu ise zamanla göreceğiz. Çünkü  futbol bilgisi konusunda Allame-i cihan olsan liderlik yönün zayıfsa başarı ihtimalin düşer. Türkiye için söylüyorum bunu tabi ki. Sonuçta o kadar oyuncuyu kendine inanıp dinletmek gerekiyor. Doğabilecek sıkıntıları bertaraf edebilme kabiliyeti gerekiyor. Tabi ki dışarıdan müdahalelere karşı da düzgün bir duruş sergilemek gerekiyor. Hocaysan tavsiyeler alabilirsin; ama bu işine müdahale boyutuna gelmemeli.

Bu konuda Ender Alkan kaynaklı son iddialar doğruysa bu Yalçın Hoca'ya eksi yazar.

Liderlik ve duruş konusunda iyi bir performans sergilemesi kendisi açısından da çok önemli.

Sportif Direktör olarak da Selçuk Erdoğan getirildi.

Bu tercihin yapılmasında ikili ilişkilerin rol oynadığını düşünüyorum.

Aslında o göreve “Futbol Direktörü “ desek daha doğru olacak. Çünkü kendisi sadece futbol branşı ile ilgilenecek. O koltuğun doldurulması gerekiyordu. Tercih Samet Aybaba’nın ekibinden biri oldu. 

İşte bu nokta  kendisi hakkında soru işareti bende. O kadar yanlışlar yapılırken Selçuk Erdoğan da oradaydı. Umarım gerekli uyarıları yapmış ve Samet Aybaba O’nu dinlememiştir. Bu durumu çalışmalarıyla açıklığa yine kendisi kavuşturacak. İzleyip göreceğiz.

TAHTA AÇILMASI

Mesut Mestan TFF’deki transfer yasağını kaldırmak için de çaba harcayıp temaslarda bulunuyor. Yasağın kalkması için gerekli rakam 20 milyona yakın. Bu arada transfer için görüşmelerini sürdürüyor. Alt ligde olmanın, kulübün mali durumunun dezavantajlarını bu görüşmelerde yaşadığı kulağımıza geliyor. Görüştüğü futbolculara “Tahtayı açtıracağım” sözü vererek anlaşma yolu arıyor. Şu aşamada başka yapacak da bir şey yok. Takım da eldeki oyuncularla yeni sezon startını verdi. Ama "Yeniden zirveye" mottosuna uyabilmek için 7-8 transfere ihtiyaç olduğu ortada.

Bu arada şu bahsi geçen yardım kampanyası konusuna da hız verilse iyi olacak. Ne toplansa kardır şu aşamada. Oyalanmanın anlamı yok.

PERSONEL AZALTILMASI

Eski Başkan Ali Ay’ın üç yıldır söylediği ve her zamanki gibi yapamadığını Mestan gelir gelmez yapmaya başladı.

Kulüp personel sayısı düşürülüyor.

Mevcut şartlarda beklenen bir durumdu bu. Zira hem maaşları geciken personel hem de yüksek maliyetler nedeniyle kulüp mağdurdu. 

Yalnız bu ayrılıklar pek planlı programlı yapılmıyor gibi geliyor bana.

Sonuçta kulübün bir işleyişi var. O işleyişi aksatacak bazı tercihler de olduğunu düşünüyorum

Yarın öbür gün çıkarılan kişilerin yerine birileri alınırsa o zaman tartışma konusu olur.

Mali sıkıntı dönemlerinde farklı metodlar da var.

İbrahim Yazıcı yapmıştı hatta birkaç yıl önce Beşiktaş Kulübü de yapmıştı. Yüksek maaş alan personelin maaşlarından indirime gidilmişti. 

Mestan bunu da uygulayabilir, böylece daha az kişi ekmeğinden olurdu.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?