Vatanımız 783.562 km2 yüzölçümü büyüklüğünde.Bu büyüklükle dünyada yüzölçümü olarak 37. sırada yer almakta.Kapladığı alan göz önüne alındığında orta büyüklükte bir ülkeyiz denebilir. Dünyanın ortasında bulunan bu yeryüzünün en güzel topraklarının sahibi olduğumuz için şanslıyız.Tabi böylesi güzel bir vatana sahip olmanın bazı olumsuzluklarının olması da doğaldır. Nasıl mı?Hala nüfusumuz artmaktadır, demografik olarak genç bir toplumuz.
Bugün nüfusumuzun yaklaşık 82 milyon civarında olduğu söylenmektedir. Nüfus artış hızımızın giderek düştüğü de bilinmektedir. Ancak ülkenin dört bir yanında sokağa çıktığımızda karşımıza yabancılar çıkmaktadır. Peyzaj işinde çalışan Afrikalı, inşaatta harç karan Afganlı, amelelik yapan Suriyeli, restoranda servis yapan İranlı, otelde oda servisi yapan Özbekli, çocuk bakan Filipinli, masajcı Azerbaycanlı, temizlik işi yapan Moldovalı, yaşlı bakımı yapan Gürcü, atölyede çalışan Ermeni, Iraklı v.b. örneklere hepimiz şahit oluyoruz. Bunları bazıları resmi, bazılarıysa kaçak yollarla ülkemizde bulunuyor. Tam olarak sayılarını bilmek mümkün değil haliyle. Belki ülke nüfusunun % 10'u kadar yabancıyı ağırlıyoruz. Bu durum göz önüne alındığında tüm istatistiklerimiz değişmektedir. Gelir, tüketim, altyapı kapasiteleri v.b. Sonuç olarak ; bu hesaplamalara göre yaşam kalitemizin ifade edilenlerden daha düşük olduğu anlaşılmaktadır. Bu misafirlerimizin genel bütçeye bir katkısı olmadığı gibi yükü vardır. Sözü edilen yükü, ekonomimizin şehirlerimizin kaldırabilmesi için kaynak yaratmamız gerekmektedir. Kaynak denilince akla vergi gelmektedir. Evet, yeni bir verginin tanımlanması gerekiyor bizce. Nasıl Avrupa ülkelerinde konaklarken bizden şehir vergisi alınıyorsa, ülkemizde konaklama yapan yabancılardan şehir vergisi almaya başlamanın zamanıdır diyoruz.Şehirlerimizi daha yaşanası yerler yapabilmek için ihtiyaç duyulan maddi kaynağın yaratılması şarttır.
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
