USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Ülkemiz ve Çimento - 3

29-01-2019

Çimento konusunun birkaç makale ile yeterince açıklanması zor. Ben üç yazı ile bir ölçüde sizleri bilgilendirmeye çalışıyorum. Temel amacım; dünyada halen birim bazında en ucuz sanayi ürünü olan Çimento'yu anlatmaktır. Bu malzemenin kolay bir mamül olmadığını, çok titiz, dikkatli, özenli bir hazırlık, proses, sevk aşamalarından geçtiğini vurgulamak istiyorum.
Son 50 yıla kadar hemen tüm dünyada Çimento büyük oranda torbalı olarak sevk edilmekte iken; Ülkemizde, Hazır Beton sektöründeki gelişmeler Dökme Çimento sevkiyat oranını sürekli artırmıştır. Şu anda Türkiye'de, gelişmiş ülkelerde olduğu gibi %25 Torbalı, %75 Dökme olarak sevkiyat yapılmaktadır.
İnşaat sektöründeki çağdaş gelişmeler; Hazır Beton makinaları ve üretim teknolojisini de geliştirmiş, buna bağlı olarak da Çimento ve Beton Standartlarının yenilenmesi sonucunu getirmiştir.
Artık çok yüksek dayanımlarda Beton; günün her saati içinde talep edilebilmekte, böylece yapıların daha hızlı tamamlanması sağlanmaktadır. Çimento tesisleri de, bu talebe paralel olarak sevkiyatını planlamaktadır. Günümüzde; iletişim, sevkiyat ve uygulama hemen tüm illerimizde hızlı ve doğru şekilde gerçekleştirilmektedir.
Önceleri en az bir gün sonra alınabilen bazı kimyasal analiz sonuçları; gelişmiş bilgisayar kontrollü analiz ekipmanları sayesinde çok kısa sürede elde edilmektedir.
Müşteri istediği takdirde bu analiz sonuçları onunla paylaşılmaktadır.
Ülkemizin her tarafına yayılmış çimento fabrikalarında, aynı sayılabilecek tesislerde üretim yapılmaktadır. Bir örnek vermek gerekirse; Ağrı-Doğubeyazıt'ta da, Edirne Lalapaşa'da da entegre çimento fabrikası vardır. Bundan 43 yıl önce Kars'taki çimento fabrikası üretime başlamıştı. Ben de bu fabrikada 1978-1980 yılları arasında görev yaptım.
Doğu'da sanayi olur mu sorusu sık sık gündemde olmaktadır. Çok rahatlıkla olur. Böylece iç göç de önemli ölçüde azalır. Yoksa ülkemizin coğrafyasındaki nüfus ve kişi başına gelir dengesizliği çözülmez bir hal alacaktır. Hazırlık, üretim, sevk ve kullanım aşamalarını özet olarak açıklamaya çalıştığım Çimento'nun bir bina maliyeti içindeki payı nedir? Bu konuda yakın geçmişte; Akademisyenler de dahil olmak üzere çeşitli kuruluşlara Türkiye Çimento Müstahsiller Birliği (TÇMB)'nin yaptırdığı inceleme sonucu medya aracılığı ile kamuoyunun bilgisine sunulmuştur. Bu oran ortalama olarak %4'tür. Evet; konuşmalarda, sohbetlerde her zaman bir yapıda en önemli fiyat unsuruymuş gibi belirtilen Çimento'nun etki payı budur.
Halen alternatifi olmayan ve gelecekte de olamayacak gibi görünen bir ürünün, maliyet hesaplarında çok önemli bir fiyat etkisi bulunmadığı görülmektedir. İnşaat sektöründe vatandaşlarımız için önemli olan şey, temel bir girdinin; ucuz, kaliteli ve zamanında temin edilebilmesidir. Şu anda Çimento; Petrol üreten ülkeler dahil, Dünyada en ucuz piyasaya sunulan bir mamuldür. 50 yıla yakın bir süredir Çimento Sektörü'nün içinde bulunan bir kişiyim. Çimentonun fiyatı, hep ton başına 50 dolar civarında seyretmiştir. Şu anda da bunun da altındadır.
Ülkemizin deprem kuşağında olduğunu hepimiz biliyoruz. Çok yakın bir dönemde iki kez ciddi şekilde sallandık. Bu durum dikkate alınarak yapılmış olan bina ve diğer tüm yapı projelerinin uygulanmasının ancak bileşenlerinin kaliteli seçimi ile mümkün olacağını unutmamalıyız.
Ülkemizde üretilen Çimentolar, tüm dünya ülkelerinde kabul görmektedir. ABD dahil pek çok ülkeye ihracatımız son yirmi yıldır 10 ila 20 milyon ton/yıl olarak gerçekleşmektedir.
Modern, çağdaş, altyapısı sağlıklı, yapıları deprem riski altındaki bir ülke için gereken Çimento yeterli miktarda ve kaliteli olarak yurdumuzun her tarafında kolayca temin edilmektedir.
2017 rakamları ile 70 milyon İç ve 10 milyon Dış satış gerçekleştiren, 30 milyon ton daha rezerv üretim kapasitesi olan Çimento Sektörüne güvenebiliriz.
Kalın sağlıcakla.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?