USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Trafik cezaları arttı, ammmaaa…

30-10-2018

Evet, trafik cezalarını artıran yasa TBMM'den geçti ve yürürlüğe kondu, yasanın içerdiği cezaları isterseniz bir defa daha önümüze serelim;
Kırmızı ışıkta 3kez geçen 30TL, 5kez geçen 45TL, 9kez geçen ehliyete 60 gün el koyma,
Hız sınırını %10-30 aşan 235TL, %30-50 aşan 488TL, %50 üzeri aşan 1002TL,
El freni çekerek veya başka yöntemlerle yol üzerinde akrobatik hareketler yapmak 5000TL,
Seyir halinde cep veya araç telefonu kullanmak 235TL,
Makas yapma veya ters yönde gitme 1002TL,
Emniyet şeridi ihlali yapan tır veya kamyonlara 488TL,
Sol şeridi sürekli işgal eden tır veya kamyonlara 1002TL,
Korsan taşımacılık yapanlara 15gün trafikten men ve 1002TL,
Muayenesiz araç kullananlara 235TL,
Emniyet kemersiz araç kullananlara 488TL ceza uygulanacak.
Aslında kentlerimizde ve yollarımızda oluşan trafik sıkışıklıklarını, trafik kazalarını, hasarları ve can kayıplarını frenleyecek bir ulaşım düzeninin oluşmasını hedef alan bu cezalandırma sistemine hiç kimsenin itirazının olacağına inanmıyorum, ancak bugün içinde yaşadığımız düzen içinde bu sistem nasıl işleyecek? sorusuna da cevap bulamıyorum. Zira sistemin hedeflediği toplumsal faydaya ulaşabilmemiz için bu hataları yapanların tamamına, hiç atlanmadan, kişi, yer ve zaman kısıtlaması olmadan, ceza mekanizmasının anında işlemesi lazım.
Hatırlarsınız ben bu konuyu yeri geldikçe bu köşede işledim ve trafik düzeninin çok özenli işlediği ülkelerden örnekleri sizlere aktardım, gelin o örneklere tekrar göz atalım;
Almanya otoyollarında tırlar ve kamyonlar daima sağ şeritten gider, şerit ihlal edenler anında elektronik kontrol sistemiyle tespit edilir ve ceza kesilir.
Kaliforniya'nın ünlü 1 numaralı otoyolunda, yoğun saatlerde tıkanmaları en aza indirmek için sağ şeridi, içinde en az 2 veya daha fazla yolcu olan araçlar kullanabilir, tek başınıza o şeride girdiğinizde gene sistem sizi kaydeder ve anında cezayı yersiniz.
Fransa'nın Nantes kentinde şehir içi yollarda trafik lambası yoktur, kavşağa girişlerde, geçiş önceliği soldan giren araca aittir, bu kurala herkes uyar ve trafik akar. Uymayan da olursa, gene hemen kayda girer ve ceza kesilir.
Avrupa kentlerinin büyük çoğunluğunda bisiklet kent içinde aktif bir ulaşım aracı olarak yoğun kullanılır, bisiklet yolları trafik lambalarıyla donatılmıştır, yayalar ve motorlu araçlar bisiklet kullananlar için çok dikkatli hareket ederler, örneğin kaldırımda bisiklet yolunda yürüseniz, yanınızdan geçenler sizi ikaz eder.
İnanıyorum sizler bunları okurken, benzer kentlerde gördüğünüz çok farklı örnekler de gözünüzün önünde canlanmıştır.
Evet, bu örneklerdeki düzen insan eliyle işletilmiyor, elektronik kontrol sistemleri kuralların kişiye ve zamana bağlı olmaksızın işlemesini sağlıyor, kentliler de böyle bir düzen içinde hareket ettiklerini bildiklerinden trafik kurallarına hassas biçimde uyuyorlar, en küçük hatada ceza mekanizmasını karşılarında işler buluyorlar. Eğer böylesine hassas bir kontrol sistemi olmasa onlar da hemen bize benzerler, nitekim AB ülkelerine gidip gelen tırların bizim yollarımızı nasıl kural tanımaz biçimde kullandıklarını her gün yaşıyoruz.
İşte bu nedenle, yeni yürürlüğe giren trafik yasasının, kentlerimizin içindeki ve karayollarındaki trafiği düzene sokabilmesi, genelde insan eliyle sürdürülen kontrol mekanizmalarının, insan tasarrufu dışına çıkarılması ve elektronik kontrol mekanizmalarına dönüştürülmesiyle mümkün olabilecektir. Sanıyorum Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş'ın iş programında böyle bir trafik kontrol sisteminin Bursa'da kurulması yer alıyor. Zira yasanın toplumsal faydaya dönüşmesi ancak böyle bir sistemin işlerliğinin sağlanmasıyla mümkün olacaktır. Aksi halde kentimiz yollarında kural tanımazlığın neden olduğu hasarlar, can kayıpları devam edecek, tırlar, inşaat kamyonları, iş makinaları olanca hızlarıyla sol şeritlerde akıp gideceklerdir….



SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?