USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Hak ettik!

25-09-2017

 

En baştan vurgulayalım maçı Galatasaray takımı kazanmadı Bursaspor kaybetti.

“Le Guen’in bilindik oyun kurgusu Tudor’un’ bunaltıcı orta saha presi ve kompakt oyununu çözebilecek mi?” sorusu sürekli aklımdaydı. Galatasaray kendi sahasında bahsettiğim baskılı oyunuyla maçları kazanırken, deplasmanlarda pek aynı görüntüyü vermiyordu; ancak Bursaspor ev sahibi gibi oynamadı; oynamayınca da Galatasaray orta sahayı ve dolayısıyla oyunu ele geçirdi. Takım boyunu kısa tutan İstanbul ekibine karşı ise Bursaspor’un hatları kopuktu. Galatasaray takımı oyununu rakip kaleye yıkarken, ev sahibi Bursaspor ise kontratak peşindeydi.

İlk yarı bunda zaman zaman başarılı olundu ancak doğru düzgün bir santrafor olamayışı kopabilecek maçı Galatasaray takımına ortak etti. Stancu yerine güçlü, nerede duracağını bilen, koşu kalitesi yüksek bir adam olsa Bursaspor maçı ilk yarı kopartabilirdi.

Pablo’da yakın markajla kilitlenince Timsah çok zorlandı. Badu ve Agu’da olması gerektiği oranda savaşçı bir görüntü vermediler. Jorquera yanında olsa belki kırılgan; ama kreatif bir yapıdaki orta saha Tudor’un oyun merkezini bozabilirdi.

Galatasaray oyunun ritmini, temposunu, Bursaspor’un geriye yaslanması ile istediği gibi ayarladı. Bu imkanları Bursaspor eliyle sundu rakibine.

Bursaspor’un en büyük problemi zayıf olan kulübesi ve son yarım saat biten enerjisi.

Le Guen’in  de yanlış ve geç kalmış tercihleri de vardı; ama alternatif oyuncu eksikliği çok hissediliyor.

Ofansif yönü güçlü, akan oyunda  rakibin üzerine gidecek yetenekli oyuncusu fazla böyle rakipler karşısında Bursaspor’un mücadele etmedi için kadrosunu güçlendirmesi şart.

Skor eşitken ve mağlubiyet sırasında reaksiyon verilmemesi ise en büyük eleştiri konusu.

Bursaspor özellikle Bursa’da oynarken Türkiye’den hiçbir takıma beraberliğe razı olamaz. Yenilgiyi zaten hiç söylemiyorum bile. Kaldı ki durum 2-1’e geldiğinde de reaksiyon gösterilmedi.

SANAT ESERİ

Gelelim tribünlere…

Tribün liderleri “Galatasaray maçında koreografi yapacağız”  demişlerdi de bu yaptıkları koreografiden çok adeta sanat eseriydi. Pankart kaldırmadan sadece kartonla bu kadar zor bir kompozisyonu yapmak gerçekten takdire şayan. Kafa patlatan, sabahlara kadar stadta çalışıp emek harcayan Ünitimsah, Maraton Platformu, Teksas Ultras, semtler kısacası tüm Teksaslıların yüreğine emeğine sağlık. Yaptıklarıyla sadece şov değil, kulübün marka değerine büyük katkıydı.

Hepsine helal olsun.

Ancak maç içinde onlarda takımları gibiydi maalesef ! Bu yoğun çalışmamı yordu, maç stresi mi yoksa sahadaki futbol mu heveslerini kaçırdı bilmiyorum; ama o kalabalıktan beklenen destek yoktu doksan dakika içinde. İki bin kadar konuk seyircinin sesi çok fazla çıktı. Maçı Kuzey kalede locadan izledim gerçekten bu kadarı hiç olmamıştı.

Tribünler de eminim bu konuda özeleştirilerini yapacaklardır.

Tıpkı transferi yarım bırakan yönetimin yapması gerektiği gibi…

 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?