USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Tüketici kredi sözleşmesi kefili hakkında ilamsız icra takibi

28-03-2017

Bankalar tarafından tüketicilere ihtiyaç kredileri verilmektedir.
Bankalar, genellikle bu sözleşmelere kefil sıfatı ile, üçüncü kişilerin imzalarını da almaktadır.
Genel uygulamada, alacaklı bankaların, Tüketici Kredi Sözleşmesi'nden (Kısaca 'sözleşme') doğan borcun zamanında ödenmemesi üzerine, bu sözleşmeye dayalı olarak hem borçlu (tüketici) hem de kefil aleyhine birlikte genel haciz yolu ile ilamsız takibe başlamaktadır.
6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 4 (6) ncı madde fıkrasına göre; 'Tüketici işlemlerinde, tüketicinin edimlerine karşılık olarak alınan şahsi teminatlar, her ne isim altında olursa olsun adi kefalet sayılır.'
6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 585 (1) inci madde fıkrası uyarınca; aşağıda belirtilen tüketici ile sınırlı haller istisna olmak üzere, adi kefalette alacaklı (banka), borçlu tüketiciye başvurmadıkça, sözleşmeyi imzalayan kefili takip edemez:
a) Borçlu (tüketici) aleyhine yapılan takibin sonucunda kesin aciz belgesi alınması.
b) Borçlu (tüketici) aleyhine Türkiye'de takibatın imkansız hale gelmesi veya önemli ölçüde güçleşmesi.
Üstteki açıklanan çerçeve içerisinde, alacaklı (banka) tarafından kefil hakkında ilamsız icra takibine başlanılabilmesi için, TBK'nın 585 (1) madde fıkrasında belirtilen koşullardan birinin varlığı gerekir. Alacaklının (banka) söz konusu koşullar olmaksızın, doğrudan kefil hakkında ilamsız icra yolu ile takibe başlaması olasıdır.
Bu durumda, kefil; 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 16'ncı maddesi kapsamında icra dairesinin yaptığı işlemin bozulması için, icra mahkemesine şikayet yoluyla başvuruda bulunabilir.
Şikayet, icra müdürünün gerçekleştirdiği işlemin kanuna aykırı olmasıdır.
TKHK m.4 (6) ve TBK m.585 (1) hükümleri emredici nitelikte olup, kamu düzeni ile ilgilidir.
Bu nedenle kefilin; İİK'nın 16/2 nci madde fıkrası uyarınca herhangi bir süreye bağlı olmaksızın, her zaman şikayet yolu ile icra mahkemesine başvuru hakkı vardır.
İcra mahkemesi, söz konusu icra sebebini yerinde bularak şikayeti kabul ederse, şikayet konusu işlemin bozulmasına (iptaline) karar verir (İİK m.17).
Yürekten esenlikler ve en içten saygılarımızı sunarız.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?