USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Bu işlere prim verilmemeli!

06-03-2017

Kulüpteki ödemeler, primler konusu ve personel ile ilgili uzun süredir çok şikayet var.

Gaziantepspor maçı primi ile artık tüm ödemeler ve diğer konular üzerine birkaç kelam etmek şart oldu.

 

FUTBOLCU PRİMLERİ

Görevinin dışına çıkıp ekstra başarı elde edenler prime hak kazanır da, zaten yapması gerekeni yapanlar neden prim alır mantıklı bir açıklaması yok.

Küme düşme hattındaki takımın 4 attığı Fenerbahçe ile kendi sahanda berabere kaldın diye şampiyon apoletli bir kulüp prim falan vermez.

Ligin en çok gol yiyen, lig sonuncusu Gaziantepspor’u  kendi sahanda ite kaka yendin diye, şampiyon bir kulüp prim vermez!

Bu da yetmiyor primi iki katına çıkarıyorlar!

Bu tek kelime ile utanç verici!

Eğer bunu yapıyorsan büyük bir kulüp olmaktan bahsedemezsin.

Lig sonuncusunu bile yenemeyecek topçunun o formanın içinde işi yok.

Görevlerini yapmadıklarında ceza veremiyorsanız, prim de vermemelisiniz.

Bunun teşvik etme ile falan ilgisi yok. Zaten onu yapabilsin diye oradalar.

Kulüpleri yönetenler kendi iş yerlerinde bunu yapıyorlar mı?

Dünyada bizimle birlikte birkaç ülke dışında maç primi sistemini uygulayan yok.

Sezon sonu için konan hedef yakalanırsa  -ki bu Bursaspor için ilk üç veya kupayı kazanmaktır - prim olabilir; ama böyle her maça prim verilmesi, kulüplerin de mali açıdan belini büküyor.

Bursaspor kulübü orta sıralarda bitirdiği bir sezonda en az 7-8 milyon lira prim dağıtıyor. Yani iki yıldız futbolcu parası.

Bakın “Orta sıralarda bitirdiği sezonda” diyorum.

Yani Bursaspor adına başarısız olunan sezonlarda.

Bursaspor sezonu ilk üç içerisinde tamamlamadıysa futbolcular prim falan hak etmemişler demektir.

Her maça prim sisteminin kalkması için Bursaspor diğer kulüplerle görüşüp öncülük yapabilir.

Zaten hak etmedikleri oranda transfer ücretlerini alıyorlar bir de üstüne prim vermek savurganlık.

Kulüpler prim ödemekten futbolcuların, personelin maaşlarını ödeyemez hale geliyor.

Futbolcu primlerini kaldırmak hemen olacak bir şey değil tabi ki; ama bu konuda diğer kulüplerle de görüşerek çalışmalara başlamalı.

 

KULÜP PERSONELİ

Konunun bir de Bursaspor açısından başka boyutu var.

Uzun süredir bilinen pek çok kişinin bildiği gerçekleri ifade edelim…

Personel kendi arasında gruplaşmış ve birbirlerinden pek haz etmiyorlar.

O şunun adamı bu şuna yakın” muhabbetleri, adam kayırmalar anlayacağınız kulübün içi cadı kazanı.

Personel arasından hükümranlık kurmak isteyenler eskiden de vardı. Gönderildiler; ama bu kez onların uzantıları anlaşılan rahat durmuyor.

Bu nedenle mağdur olan pek çok kişiden, mail ve telefon yoluyla şikayetler geliyor.

Yolda durdurup anlatanlar da var. O yüzen artık ele almak şart oldu.

Burada isim zikretmeyeceğim Başkan Ali Ay isterse kendisi ile paylaşabilirm.

Bir de işin içine adaletsiz maaş ve prim dağılımı girince herkes birbirine diş biliyor.

Ali Ay yönetimi iş başına gelir gelmez devraldıkları mali sorunlarla boğuşmaya başlamışlardı.

Birkaç gün sonrası ziyarete gittiğimizde yöneticiler, kulübün eski başkanı Recep Bölükbaşı tarafından belirlenen personel prim listesi önüme kondu.

Malumunuz Bursaspor Kulübü’nde maçlardan sonra alınan galibiyet ve beraberliğe göre personel de prim alıyor.

Listeyi incelediğimde gözlerime inanamadım. Bazı personeller, primler sayesinde maaşlarını ikiye üçe katlayabiliyorlardı.

Bu uygulama eskiden de vardı; ancak özellikle bir önceki yönetim döneminde bazı kişilerin primlerinin ve maaşlarının çok yüksek miktarlara çekildiği görülüyordu.

Yani neye göre, kime göre böyle bir ayarlama yapılmıştı izah etmek imkansız.

Listeyi önüme koyan yöneticiler bu sorunu çözeceklerini söylemişlerdi. Bu söz üzerine biz de üzerine gitmedik; ama aradan geçen zamanda bu konunun çözülmediğini gördük.

Galibiyetlerde bazı çalışanlar 100-150 lira prim alırken, bazı personeller yüzde oranlaması ile futbolcuların yarısına yakın prim alabiliyor.

Bir galibiyet alınıyor, TFF’den gelen paranın %90’ı primlere ve stat giderlerine gidiyor.

Buna ilaveten kulüp personel sayısının artmaya devam ettiğini de görüyoruz. Bu da maliyeti artırıyor haliyle. Yöneticiler ricalar ile kendi işletmelerinin çalışan sayısını böyle şişirmiyorlarsa kulüpte de bunu yapamazlar.

Hatta bazı yöneticilerin ise tanıdıklarını “o işte yeterli olmadığı” halde yüksek maaşla kulüpte işe aldırdığı bilgileri de var.

Hatta “Hoca seçiminde bile bu faktör devredeydi” bilgisi kulağımıza fısıldandı.

Bu tarz şeyleri her kim veya kimler yapıyorsa çok sevdikleri dostlarını kendi işlerinde istihdam etsinler.

Bursaspor Kulübü içerinde böyle bir tasarruf yapmaya kimsenin hakkı yok.

İşte bu aşırı personel artışı sonucu kulübün aylık personel gideri 1,5 milyon liraya yaklaşmış durumda.

Seneye vursak 16-17 milyon liralık bir meblağ çıkıyor.

Bu konuda Başkan Ali Ay’ın bir operasyon hazırlığında olduğu kulağımıza geldi.

Başkan, personel sayısını önemli oranda düşürmeye karar vermiş.

Diğer taraftan ağır işleri yapan emekçiler az, herkesin yapabileceği sıradan işleri yapan; ama kendisini önemliymiş gibi gösterip, birileri ile aralarını iyi tutan bazı kişiler yüksek maaş alıyor.

Bazı kişiler başka şirketlerde alabilecekleri maaşın 2-3 katını Bursaspor Kulübü'nde cebine indiriyor.

Anlayacağınız “değneği gösteren” parayı indiriyor!

Sonra maaşlar gecikiyor! Gecikir tabii… Böyle hesapsız, adaletsiz dağılım olursa gecikir.

Ayrıca kulüpte çalışan her personel Bursasporlu da değil.

Dolayısıyla gönülden değil de “bankamatikten” bağlı oldukları kulübün galibiyetinden prim almaları içe sinecek bir durum değil.

İyi Bursasporlu diye bilinip, üstelik “ihtiyacı da olmadığı halde” primleri cebe indirenler de ayrı bir konu.

Sezon sonu iyi bir hedef yakalanırsa personele jest yapılabilir, yapılmalıdır da. Bu şık bir durum olur, o ayrı.

Bursaspor’un tek kuruşunun bile gereksiz harcanmaması ve doğru kullanılması gerekir.

Kulüpteki her kuruş, yönetime, bu şehrin ve camianın emanetidir.

İşin özü bu prim uygulaması ya tamamen kaldırılmalı -ki doğru olan budur - kaldırılmıyorsa da dağıtılacak rakam basın sözcüsünden, genel müdüre ve en alt kategori çalışana kadar eşit şekilde pay edilmelidir.

Maaş konusunda da abartılı rakamlar düzenlenmeli ve adaletsizlik giderilmelidir.

 

O kulüpte kimsenin ayrıcalığı yok!

 

 

 

 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?