USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Duyuru!

27-12-2016

Başkan Ali Ay Hamza Hoca ile devam dedi. Hoca’nın maçtan sonra yaptığı açıklamalar Ay’ın da hoşuna gitmemişti; ama futbolcuların bu konudaki talebinin bu kararda etkili olduğunu düşünüyorum.

 

Futbolcular böyle düşünüyorsa ve “Hoca kalmalı” diyorlarsa devam kararı normal karşılanabilir.

Hayırlısı olsun diyelim.

 

BU NASIL AÇIKLAMA?

 

Sonrasına yapılan kulüp açıklaması ise kulübün görüşlerinden çok birilerinin  kişisel hezeyanlarının yansıması gibi görünüyor.

 

Başkanın açıklamayı pek dikkatli okumadan onayladığı belli oluyor.

 

Kulüp resmi kanalıyla böyle açıklama olmaz. İnsanlar görüşünü söyler kulübü yönetenler karar verir.

Ortada doğru veya yanlış alınan bir karar varken farklı düşünen taraftarları suçlayıcı ve ayrıştırıcı ifadelerin ne gereği var?

İnsanlar farklı düşünemez mi?  

Söylendiği gibi art niyetli olanlar, kulübü dışardan veya içeriye soktukları adamlarla yönetmeye çalışanlar gerçekten de var da, Onlara karşı nedense hiç ses çıkmıyor. Beş kuruşluk faydaları olmadığı halde ne derlese yapılıyor.

Eğer kulüp birilerinin susturulmasını istiyorsa s onlar susturulmalı, bir mücadele verilecekse onlara karşı verilmeli.

 

Sen çıkıp karşı görüşte olanları kulüp ağzıyla suçlarsan, o farklı düşünenler de seni stat başta olmak üzere her ortamda eleştirir.

İş inatlaşmaya giderse kazanacak olan da her zaman olduğu gibi bellidir.

O yüzden bir iş yapıyorsanız, bir karar alıyorsanız, birleştirici olun ayrıştırıcı değil.

Bu uyarım emin olsunlar  kendi açılarından çok daha önemli ve faydalı.

 

Diğer taraftan Başkan Ali Ay transferlere ve Hamza Hoca’ya ve artık kendisine de gelmeye başlayan tepkilerin nedenini tam olarak anlayıp değerlendirmesini ona göre yapmalı.

 

ELEŞTİRİLERİN SEBEBİ

 

Öncelikle taraftarın derdi hocanın hangi camiadan geldiği veya hangi takımı tuttuğu değil.

O camiada Hamza Hoca’dan kat be kat fazla adı geçen, efsane olmuş Metin Oktay, Hagi, Bülent Korkmaz gibi isimler bu kulüpte teknik direktör olarak görev yaptı.

 

Hiçbir sorun yaşamadılar.

 

Çünkü bu Bursaspor camiasının hassas noktalarına saygı gösterdiler. Ertuğrul Sağlam da buna iyi bir örnektir. Hamza Hoca bunu yapamadı. Bursaspor dışındaki başka bir büyük kulübe gitse konuşamayacağı şeyleri burada konuştu.

Tepkilerin nedeni buydu. Bunu başka nasıl anlatabiliriz ki?

Neyse bu konuyu geçelim…

Başkan bugüne kadar söylenen her şeyi bir kenara bırakıp şu noktada yoğunlaşmalı.

Ali Ay Sezon başı “Biz borç ödeyeceğiz o yüzden bu sene mütevazi bir kadro kuracağız” dedi.

Biz de “Eyvallah” dedik.

Transfere az bir bütçe ayırıp nokta transferler yapılacağı söylendi.

Zaten az olan paranın doğru kullanılması gerekiyordu.

Peki ne oldu?

Bilal, Sane,  Furkan, Serdar, Sercan, Del Valle, Josua John , Sinan Bakış!

Olan bu!

Bu yanlış transferlerin yerine önerilen aynı maliyetteki fakat çok daha kaliteli isimler olduğunu biliyoruz.

İşte tepkilerin ana nedeni bu Sayın Başkan.

Bu yanlış tercihleri kim, neden, nasıl  yaptı?

Göreviniz devam ediyor.

Yeni transferler olacaktır mutlaka. Peki bu transferlere de yine bu tercihleri yapanlar mı karar verecek?

En büyük ve haklı eleştiri noktası bu.

Onlara hala nasıl güveneceğiz?

Belli ki bu işten anlamıyorlar. Taraftarlar da anlayanlar gelsin istiyor.

Bursaspor’un zaten kısıtlı olan parası daha fazla heba olmasın istiyor.

 

KREDİ MESELESİ

 

Bu konuyu başkan ve yönetim elinden geldiğince anlatmaya çalıştı. Ama krediyi nasıl değerlendireceğini yönünde daha ikna edici olmalılar. Söz konusu banka ve kredi olunca otomatikman insanların cinleri tepesine çıkıyor. Bunun da nedeni “Borçları indireceğiz” sözüydü.

Kredili, bankalı işlere ben de karşı olsam da;

Kulübün mevcut mali durumunda stat gibi kaynaklar paraya çevrilemediği için kredi dışında başka bir çare gözükmüyor.

Çünkü kulübün mali akışında düzensizlik var. Kulübün gelirleri sağlıklı bir dağılımda değil.

Söz konusu kredi bu akışı düzenleyecek boyutta.

Şuan ki gelirler sadece faizi ödeyebilirken, bu kredi ile tüm borçlar ödenebilecek hale gelecek.

Kısacası eğer mali disiplin sağlanıp hatalar yapılmazsa, kulübün kaynakları da bu krediyi düzenli bir şekilde ödeyecek yeterlilikte.

Kulübün başta federasyon olmak üzere bağımlılıklarından da kurtaracaktır ki bu en iyi tarafı.

Federasyon kaynaklı haksızlıklara para pul meseleleri yüzünden sessiz kalınması hepimizin en büyük şikayeti zira.

Burada endişe duyulan başta transfer olmak üzere sistemin aynı olması dolayısıyla yeni hatalara gebe olunması.

Şuan ki borç dört senede oluştu. Yine hatalar yapılırsa kısa sürede hem kredi borcumuz hem de bir o kadar daha hatalı transferlerden kaynaklanan borçlarımız oluşabilir.

Bir de üstüne üstlük alt yapısı uygun olmayan şirketleşme hamlesi gelirse iş içinden çıkılmaz hale gelebilir.

Tamam  kredi alınmak zorunda; ama sonrası çok daha önemli.

 

O krediyle doğru bir ekonomi modeli Bursaspor’u düzlüğe çıkarır; ama yapılacak hatalar da kulübü batırabilir.

İnce ama iki tarafı da kulübü çok farklı noktalara götürecek bir çizgi üzerindeyiz.

 

Çok dikkatli olmalı çok!

 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?