Rıza Çalımbay’ın sert ve agresif futbol anlayışı biliniyor. Maç öncesi bu şekilde Bursaspor’u durdurmayı planlayacağını tahmin etmek zor değildi. Nitekim de öyle oldu. Hamza Hoca Jorquera tercihi ile ofansif yönü güçlü bir orta saha ile 11’ini belirlemişti. Bence de doğru bir tercihti. Bunun semeresini de maç başlar başlamaz almaya başladı.
Yeşil beyazlılar merkezden Merter, Jorquera ve Pablo ile orta sahayı ele geçirdiler. Rakibin göbek direncini daha başlamadan kırdılar. Orta saha ele geçince de doğal olarak oyun Bursaspor’un kontrolüne girdi. Dinamik ve paslı oyun ile rakibin üzerine giden Bursaspor kanatlardan yine istediği verimi alamıyordu. Geçtiğimiz haftalara göre daha diri ve ayağı yere sağlam basar görünen Deniz, final hareketlerinde yine başarısızdı. Del Valle ise her geçen hafta tahammül sınırlarını zorluyor. Pasları veya gol vuruşları kötü; ama adam eksiltiyor diyorduk onu da becerememeye başladı. Alternatifi Josua John da etkisiz eleman. Biraz daha iyi orta kesebiliyor o kadar. Bek Erdem’in ise eksikleri çok fazla. Bu haliyle defansta da, ofansta da yetersiz.
Anlayacağınız Bursaspor kanatsız uçmaya çalışıyor. Bu sorun kadro içinden de çözülecek gibi değil.
Güney ekibi maç boyu Pablo’ya koridor bırakmama gayretindeydi. Bu nedenle presi abartıp tekme tokata döndürdü işi. Pablo’ da kızıp cezayı kesti tabi ki.
Bursaspor maçın büyük bir bölümünde sergilediği ofansif oyunun karşılığını skora yansıtmayı bildi.
Pablo demişken daha önce de dile getirdiğimi tekrarlamak istiyorum. Duran topları ve kornerleri Pablo kullanmamalı. Ayağına bu kadar hakim olmasına rağmen duran topları hep rakibe atıyor. Yani istese topu iğne deliğinden geçirebilecek bir adam o topları nasıl böyle kullanıyor hiç anlamıyorum. Bu kimsenin dikkatini çekmiyor mu ayrıca merak ediyorum.
Pablo gol ve asist oranı yüksek bir oyuncu, topun atıldığı değil, düştüğü yerde olması daha mantıklı. Bu işin için Jorquera çok daha uygun.
Maçın ikinci yarsında ise güney ekibi toparlandı ve oyunun kontrolünü zaman zaman ele geçirdi. Gollük pozisyonlar da üretti. Ertuğrul ve özellikle İsmail’in yerinde müdahaleleri Harun’un da bilindik başarılı performansı olası bir puan kaybını önledi.
Maça giderken bir dünya yıldızı izleyeceğim için heyecanlıydım. Sonuçta bu ayrıcalığı yaşamanın keyfini çıkarmak istiyordum. Türkiye’de oynuyor olsa da futbol kalitesi ortada. Eminim bir diğer dünya yıldızı Samuel Eto da bahsettiğim dünya yıldızını izlerken keyif almıştır. Sıkı markaj ve tekmelere rağmen bir gol ve bir asistle takımına maçı kazandıran isimdi yine.
Bursaspor ciddi bir rakip karşısında çok önemli bir üç puan aldı. Hamza Hoca ve futbolculara tebrikler.
Haftaya Gençlerbirliği karşısında alınabilecek üç puan Timsah’ı Avrupa kupaları hedefine kilitleyebilir.
