USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Camiayı dinleyin

03-12-2016

 Bakan bereketi ile oldukça kalabalık bir Divan’ı geride bıraktık. Tüzük ağırlıklı geçmesi beklenen Divan öyle de oldu; ama en çok reytingi yine Başkan Ali Ay’ın konuşmaları aldı.

 

Başkan’ın borç miktarını “Biz devraldığımızda 450 milyon borç vardı” söylemi enteresandı. Çünkü son 6 yılda görev yapan yönetimlerin hesaplamalarından fark şekilde hesaplandığı çok açık ortadaydı.

 

Şöyle ki Yazıcı’dan Körüstan’a, Ondan’da Bölükbaşı’na kalan borç nasıl hesaplandıysa

Bu yönetim de o şekilde hesaplamalı.

 

Borcu bir yıla kadar düşüreceğiz hedefi tutmayınca böyle bir yönteme başvuruluyor anlaşılan.

 

Başkan özveri ile çalışıyor, tamam yeterli destek alamıyor, iyi niyeti de şüphe götürmez; ama hedefler tutmayınca hatalar artmaya başladı.

Herkes her şeyin farkında değerli başkan bunu bilmeli.

 

Hamza Hamzaoğlu ile ilgili sarf ettiği “taraftar onu istemiyorsa beni de istemiyordur” kelamının çok düşünerek söylenmiş olduğunu zannetmiyorum. Çünkü böyle bir mantık ve anlayış yok. Bunu bugüne kadar kimseden duymadık. Taraftar, Bursaspor’da görev yapan kişilerden memnun değilse bunu ifade edebilir. Bu şekilde değerlendirmek mantık dışıdır.

 

GELELİM TÜZÜĞE

 

Konuya tam vakıf olmayanlar için tekrar kısaca özetleyecek olursak tüzük çalışmalarında durum şu.

 

Üç ayrı mecra tüzük taslağı hazırlıyor

1-Kongre üyelerinden oluşan Bağımsız Tüzük Platformu

2-Başkan Ali Ay’ın isteği ile Kulüp yöneticisi Hukukçu Hakan Dinçtürk ve Avukat arkadaşları

3-Divan Kurulu

 

Bunların dışında bu konuda temasları ve çalışmaları olan kişi, dernek ve oluşumlar da var.

Camianın geneli yapılmışken tam anlamıyla düzenlenmiş, Bursaspor’un işleyişini doğru bir şekilde düzenlenmiş, camianın yapısına ve kırmızı çizgilerine uyan bir Bursaspor anayasası istiyor.

 

Başkan Ali Ay ise yönetimsel ve başkan adaylığı ile ilgili bazı maddeler dışında tüzüğe çok fazla dokunulmamasından yana,

 

O’nun isteği ile bu konuda özveri ile detaylı ve hukuki zemine oturacak bir tüzük için çalışan Hakan Dinçtürk ve ekibi ise ilginçtir Başkanla aynı fikirde değil.

 

Onlar da camianın genelinin istediği şekilde daha kurumsal, profesyonel işlerliği olan bir tüzük istiyorlar

 

Divan Kurulu da başkan gibi sadece belli noktalara müdahale etmiş kendi tüzüğünde. Diğerleri ile örtüşen çok doğru müdahaleleri var ( Seçim-Sicil kurulu, Denetleme Kurulu önerileri )  çok da gerekli olamayan veya camiaya uymayan değişiklik önerileri de var.

 

TARAFTAR KARŞI

 

Özellikle taraftarın profiline ( özellikle ekonomik anlamda ) uymayan değişiklik önerileri var.

Bunun dışında üyelik için bazı ek şartlar da öneriliyor ki onlar da çok yanlış.

Bursasporlu olan, yüz kızartıcı suç işlememiş, aklı başında herkes Bursaspor’a üye olabilir.

 

Kulübü belli bir zümreye indirgemeye çalışanların o zümrenin binde biri kadar bu kulübe katkılarını göremiyoruz.

 

O yüzden Bursaspor’da gerçekten Bursasporlu olan herkes söz sahibidir. Ekonomik durumunun önemi yok.

 

Kongre üyesi taraftar grupları ve oluşumlar bu tarz değişikliklere muhalefet edeceklerdir benden uyarması. O yüzden en baştan bu tarz değişikliklere kalkışılmamalı.

 

Bu kulüpten uzaklaştırılması gereken gerçek Bursasporlular değil, çift takımlı bukalemunlardır.

Bu konu birilerine dokunacak diye büyüklerimizin hiç sesleri çıkmıyor!

 

NE YAPILMALI?

 

Öncelikle dört yıldır Tüzük Taslağı için müthiş bir özveri ile çalışan, seminerler ile anlatan Bağımsız Tüzük Platformunun emeğine saygı göstermek gerekiyor.

 

Bu süreçte katkı sağlamayan kişilerin son anda çıkıp belirleyici role soyunmaları adil değil, hak da değil.

 

Evet herkes fikrini söyleyebilir; ama burada yapılması gereken,

 

Tüzük Bursaspor’un anayasası olduğuna göre camianın genelinin isteğine uyulmalı.

4 yıldır bu işe emek veren Bağımsız Tüzük Platformu’nun hazırladığı taslakta bu büyük ölçüde mevcut.

Ana taslak olarak o tüzük ele alınıp Yönetim ve Divan Kurulu’nun tüzüklerinin de uygun maddelerinin birleştirilmesi gerekiyor.

Çeşitli konularda camianın, özellikle taraftar kesiminin istekleri oluyor. Elinizde olmayan nedenlerle bu istekleri gerçekleştiremediğinizi söylüyorsunuz.

 

Ama tüzük konusu tamamen sizin elinizde yani herhangi bir bahaneye yer yok. Bu kez onları dinleyin.

 

Camianın genelini ilgilendiren bir konuda karar alınırken, camianın genelinin görüşleri önemlidir ve dikkate alınmalıdır.

 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?