USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Geç olmadan

29-08-2016

Futbolda bu şartlarda çıktığın bir maçı kazanamayabilirsin. Bu böyle bir oyun. Ama bu şekilde mücadele etmeye hakkın yok.

 

İşte o protestoların nedeni buydu.

 

Yanlış kadro planlaması ve buna ilaveten yapılan yanlış oyuncu seçimlerini zaten aylardır vurguluyoruz. Ama en az bunun kadar can sıkıcı ve endişe verici olan bu durumdur.

 

Bursa’da rekor seyirci sayın önünde oynadığın bir maçı nasıl böyle kişiliksiz ve plansız oynarsın ?

Golün geldiğini herkes hissederken, bunu en çok hissedip tedbir alması gereken neden tedbir almaz ?

Bursasporlu oyuncular topla buluşuyor. Yardıma gelen kimse yok. Ne kadar çok pas alternatifin varsa, o kadar çok pozisyon üretme şansın olur. Meşin yuvarlak bir Bursasporlu ile ne zaman buluşsa, etrafına bir sürü Başakşehirli üşüşürken, Timsah’tan yardıma giden kimse olmuyor.

Boş alan oluşturma, rakip savunmayı açma adına doğru koşular yapan kimse yok.

Bakın, takımınız üst düzey yeteneklerden kurulu değilse daha çok koşmalısınız. Kaldı ki dünya futbolunda en yetenekliler bile sahada adeta motor takıyor. Bizimkiler ne koşuyor, ne de topu doğru koşturuyor.

Önde basarak başlasan, oyunu rakip sahada tutacaksın. Yani anlamıyorum. Bu basit kural neden uygulanmaz ?

Ev sahibi sensin. Oyunu uzun süre kendi sahanda kabul ediyorsun. Oyununu kabul ettiremiyorsun.  Rakip sahada çoğalamıyorsun. Hiçbir şekilde tempo yakalayamıyorsun.

 

Golü, pozisyon zenginliğini geçtim. 40 bin kişiden ilk  “Ah” sesi  65. dakikada geliyor.

 

Daha ne diyebiliriz ki ?

 

Kanatlardan gelen orta kaliten tehlike oluşturacak nitelikte değil. Korner kazanıyorsun, kornerler ön direğe kullanılıyor !

 

Planı, plansızlık olan bir takımız sanırım !

 

Aslında ne desek boş sorunun ana nedeni belli.

 

Bir futbol kulübünde doğru ve gerçek bir futbol aklı olmayınca işte böyle oluyor.

Kadro planlaması ve bu planlamaya en uygun oyuncu seçimini yapmak başlı başına bir meziyettir. Bu işten yılda milyonlar kazanan pek çok teknik adam da bunu yapamıyor. Bizimkisi de bunlardan biri.

Yöneticilere zaten hiç girmiyorum. Her biri futbolla alakasız mesleklerdeler ve futbolu seyirci olarak takip ediyorlar. Yani Onlar da bu işin adamı değil. İşte burada yöneticilerin yapması gereken öncelikle bu doğru futbol aklını bulmak, ardından da camianın istediği futbol anlayışını benimsemiş hocayı takımın başına getirmektir. Şuan bu ikisi de Bursaspor’da yok. Olmayınca da sonuç böyle oluyor.

Böylesine atmosferi güzel maçları kaybetmek gerçekten çok daha üzücü oluyor. Gerçi Bursaspor’un yıllardır böyle bir alışkanlığı var o ayrı konu.

Bursaspor taraftarı deplasman rekoru kırarken karşısında bu takım vardı, Bursa’daki taraftar rekoru kırıldığı bu maçta karşısında yine aynı ekibi buldu.

 

Maalesef Bursaspor taraftarı her iki seyirci rekorunu kırarken de ikişer golle mağlubiyeti yaşadı.

 

Bu tabi ki bir tesadüftü.

 

Ama Bursaspor’un içinde bulunduğu durum kesinlikle tesadüf değil. Yapılan, ve aylardır uyarılan hataların ve anlamsız ısrarların sonucudur.

 

Yapılması gerekenler belli. Biz yazmaktan yorulduk.

 

Dileriz fazla geç olmadan gerekli müdahaleler yapılır. 

Hoca takıma zaman lazım demiş ama, asıl lazım olanları yukarıda ifade ettik daha fazla (risk) almaya gerek yok.

 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?