1955 yılında Urfa’da dünyaya geldi. İlk eğitimini Urfa’da Şehit Nüsret İlkokulu'nda okudu ve 1973 yılında Liseyi Urfa’da bitirdi. 1974-1980 yılları arasında kumaşla ilk kez tanıştı.
1980 yılında İstanbul’a geldi ve Marmara Üniversitesi İngilizce Bölümü’nü bitirdi. Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun ‘Renk imiş her ne varsa alemda’ mısralarını yaşam ilkesi edinip başladı çalışmaya. 1981 yılında İstanbul Kadıköy’deki Onur Çarşısı’nda ‘Butik Faruk’ adında ilk mağazasını açtı.
1984 yılında adının bir imza olduğuna karar verdi ve Moda’da Faruk Saraç Dönemini başlattı ve 4 mağazasının temeli de kendiliğinden atılmış oldu.
Faruk Saraç moda dünyamıza ‘ilk erkek modacısı’ olarak imzasını attı. Faruk Saraç’a göre moda; ‘Renktir, özgürlüktür ve en önemlisi kişiye özeldir…’’
Bütün kreasyonlarının tasarımını kendisi yapar, kumaş ve malzemelerini seçer ve uygular.
Faruk Saraç 1998’de Ulu önderimiz Atatürk’ün, şıklığını 453 parça askeri, resmi günlük kıyafetini ‘birebir ‘ dikerek 60. Ölüm yıldönümünde Dolmabahçe’de Sarı Zeybek’ adlı görsel şölenle ölümsüzleştirir.
Faruk Saraç, 1999’da Topkapı Sarayı’nda, Tesavir-i Al-i Osman adlı Osmanlı padişahlarının portrelerinin, minyatürlerinin sergilendiği bir sergi izler. Bunun üzerine Selçuklu ve 642 yıllık Osmanlı Dönemi’nden günümüze ulaşan bütün kıyafet verilerini inceler. İstanbul’da saray, cami, türbe ve müze gezer, dönemin pamukluları ve ipekli dokumalarını inceler, Hereke fabrikasında atlas kumaşlar dokutur, takı ve sorguçların örneklerini tespit eder ve çalışmaya başlar. Bu çalışma sonucunda 700 parçalık 36 padişah, 6 valide sultan, 1 şehzade, 1 çengiye ait ‘Padişah’ın Esvabı’ isimli göz kamaştırıcı bir başka görsel şölen çıkar ve yine tarihsel bir mekanda Aya İrini'de sergilenir.
Meslek hayatının 30. Yılında Faruk Saraç tarafından restore edilen ve kullanım alanı 8000 m2’ye çıkarılan Fabrika-ı Hümayun kozanın ipeğe ve ipeğin de modern tasarımlara dönüştüğü, dikim ve dokuma atölyeleri, müzesi ve eğitimi ile Faruk Saraç Tasarım Meslek Yüksek Okulu adı ile hizmete açmıştır.
