Yakalanan sanıklar hakkında Bakırköy 9. Ağır Ceza Mahkemesinde dava açıldı. Mahkeme, eylemin kamu kurumunu aracı kılarak dolandırıcılığa teşebbüs suçunu oluşturduğuna hükmederek, sanıkları Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) nitelikli dolandırıcılık suçunu düzenleyen 158. maddesi uyarınca hapis cezasına çarptırdı. Kararın temyiz edilmesi üzerine dosyayı görüşen Yargıtay 15. Ceza Dairesi ise yerel mahkemenin kararını bozdu. Bozma kararında, kamu kurum ve kuruluşlarını araç olarak kullanmak suretiyle dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için bu kurumların isimlerinin kullanılmasının yeterli olmadığı, maddi varlığının yani bu kurum veya kuruluşa ait yazı veya belgelerin amaç dışı kullanılması gerektiği belirtildi. Sanıkların SGK'nın maddi varlıklarını araç olarak kullanmadığı ifade edilen kararda, eylemin bu haliyle nitelikli değil, basit dolandırıcılık suçunu oluşturduğu kaydedildi.
