BİR ŞAMPİYONUN ÇÖKÜŞ ÖYKÜSÜ!

Mustafa ÖZKESKİN
Mustafa ÖZKESKİN
BİR ŞAMPİYONUN  ÇÖKÜŞ ÖYKÜSÜ!
14-04-2024

Bugün Bursaspor'a farklı bir açıdan ekonomik bazda ve bilimsel veriler eşliğinde bakmaya çalışalım...

Belirli bir dönemde, genellikle bir yıl boyunca, bir ülkede o ülkenin vatandaşları tarafından üretilen mal ve hizmetlerin parasal değerlerinin toplamına Gayri Safi Milli Hasıla denir...

Pandemi öncesi  (2019) Bursa yıllık 30 milyar dolarlık üretimiyle GSMH'ya en büyük katkıyı sağlayan beş büyük kentten birisi.

Nüfusu 3,5 milyonu aşan bu kentin kişi başına düşen geliri yaklaşık 7- 8 bin dolar civarında.

700 bin civarında bir istihdam yaratan kentte 60 bine yakın işletme faaliyet gösteriyor. Bursa'nın yıllık ihracatı 20 milyar dolar düzeyinde.

Okuma yazma oranı en yüksek kentlerden birisi. Aynı zamanda ülkemizin en büyük iki otomotiv firması Bursa'da faaliyet gösteriyor.

Yine kış turizminde en fazla gelir yaratan Uludağ bu il sınırları içinde.

Bu verileri dikkate aldığımızda Bursaspor'un çevre faktörlerinden yeterince yararlanamadığını, iktisadi mali ve demografik potansiyeli işleyemediğini gözlemliyoruz.

Bu açıdan konuya bakıldığında genel olarak Bursaspor'un bazı yönetsel doğruları şampiyonluk sonrası hayata geçiremediğini gözlemliyoruz.                          

Merhum İbrahim Yazıcı'dan sonra göreve gelen yönetimler şampiyonluğu kurumsal yapılanma için bir fırsat olarak değerlendiremedi...                                                                                                                                      Yazıcı sonrası Erkan Körüstan, Recep Bölükbaşı, Ali Ay, Mesut Mestan, Erkan Kamat, Emin Adanur, Furkan Banaz ve Recep Günay ile Sinan Bür  yönetimleri ile onların göreve getirdiği teknik ekipler, şampiyonluğun ardından daha büyük hedeflere odaklanabilmek için gerekli değişim ve dönüşümü gerçekleştiremedi...

Bu konuda Sinan Bür yönetimini ayrı tutuyorum. Süreç ve zamanlama açısından çok kötü ve çok kısa bir döneme denk geldiler...

İşte bu nedenlerle son 4 sezondur tarihinin en kötü Bursaspor'unu izledik!

Bunların ötesinde Büyükşehir Belediye kontenjanından koltuğa oturan  Banaz ile ekip arkadaşları hayal bile edemeyecekleri bir göreve gelmediler, atandılar!                                                                                                 

Sevgili başkan başta olmak üzere bir bölümü belediye çalışanı ya da belediyenin çeşitli alanlarda tedarikçi konumundaki genç isimler, yani bu alanda sıfır tecrübeye sahiptiler.

Geçtik profesyonel yöneticilik, çoğunluğunun amatör bazda bile kulüplerde hiç görev üstlenmediklerini biliyoruz. Hal böyle olunca da işi profesyonellere vermeyi düşündüler, doğru da yaptılar. Ancak gırtlağa kadar borcun getirisi ile transfer tahtasının kapalı olması hesapları alt üst etti. Teknik Direktör Tahsin Tam’ın taraftar baskısına dayanamayıp erken havlu atması bütün yükün Sportif Direktör İsmail Ertekin’e kalmasına neden oldu. Art arda gelen başarısız sonuçlar, cezalar/sakatlıklar, iddia edildiği üzere takım içinden oluşan kumpaslar Ertekin’in sağlıklı düşünememesi, fevri davranışlara yönelmesi, yanlış oyuncu tercihlerini de beraberinde getirince Bursaspor’da uçurumun kenarına geldi.                                                                   

Sonuçta kümede kalınca koca bir camia şampiyon olmuş gibi bayram etti...

Malum bir hikâye ile bitirelim...

İdama mahkûm olan Temel’e sehpada ip boynundayken son arzusunu sormuşlar:

‘Bu bana ders olsun’ demiş...

Ne dersiniz?

Bunca yaşananlar bundan sonra sorumlu mevkidekilere ders olur mu?

 

 

 

 

 

ÖNCEKİ YAZILARI
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?