400 öğrenciyle bir araştırma yapan Yaşar Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Reklamcılık Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Özlem Aşman Alikılıç, seçim şarkılarının en çok trafikte duyulduğunu; melodilerin ve sözlerin akılda kaldığını, ancak yüzde 85’in üzerinde oranla oy verme tercihlerinde etkisinin olmadığının belirtildiğini ifade etti.
Yaşar Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Reklamcılık Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Özlem Aşman Alikılıç, seçim kampanyaları başladığından sona erdiği haftaya kadar, seçmene yönelik, hangi siyasal iletişim kampanyalarının yürütüldüğü, seçmenin hangilerini daha fazla beğendiği, seçim şarkılarının en çok nerede duyulduğu, akılda kalıp kalmadığı, oy verme tercihlerindeki etkisini araştırdıklarını anlattı. Doç.Dr. Alikılıç, seçimlerde oy kullanacak yaklaşık 8 milyonluk bir genç nüfus olduğunu belirterek, bu nedenle özellikle gençlerin siyasal iletişimle ilgili beklentilerine ışık tutmak için araştırma görevlileri Göker Gülay ve Simge Saner’le birlikte araştırma yaptıklarını kaydetti.
Doç. Dr. Alikılıç, "Bu yalnızca İzmir’de üniversitede okuyan 400 üniversite öğrencisi üzerinde yapılan bir araştırma. İzmir’deki tüm gençlere ya da tüm ülkeye mal edilemez. Ancak her ne kadar tüm gençlerin görüşünü temsil etmese de siyasal iletişime bakış açılarını, neler görmek istediklerini değerlendirmek istedik" diye konuştu.
EN ÇOK KARŞILAŞILAN TELEVİZYON REKLAMLARI
Gençlere seçim kampanyaları döneminde en çok karşılaştıkları siyasal iletişim çalışmalarını sorduklarını belirten Doç. Dr. Alikılıç, "En çok karşılaşılan siyasal iletişim aracının televizyon reklamları olduğu değerlendirildiğini gördük. Onu mitingler izlerken, ardından bayraklar, flamalar, afişler, el ilanı gibi basılı reklam araçları, daha sonra parti müzikleri ile gazete ve internet geliyor. En az karşılaşılanların ise yüz yüze sohbetler, promosyon malzemeleri, e-posta ile doğrudan posta olduğu sonucu çıktı" dedi.
Gençlere en çok beğendikleri siyasal iletişim çalışmalarını da sorduklarını ifade eden Doç.Dr. Alikılıç, "En az karşılaşılan siyasal iletişim araçlarından olan halkla yüz yüze sohbetler, gençlerin en çok beğendiği ve görmek istediği seçenek olarak karşımıza çıktı. Onu yine geleneksel medyanın en güçlü aracı olan televizyonlardaki programlarda ve röportajlarda görünme seçeneği izledi. Gençler, üçüncü olarak sosyal medya ve gazeteler aracılığıyla yapılan siyasal iletişimi beğendiklerini de aktardı. Bu sonuçlar, çok rastlamadığımız halkla yüz yüze iletişimin ne kadar önemli olduğunu bize gösteriyor. Gençler, karşısındaki kişi tarafından dikkate alınmak ve dinlenilmek istiyor, kendisinin fikirlerine değer verildiğini ve ciddiye alındığını görmek istiyor. Bu da olmuyorsa televizyondan, sosyal medyadan kendilerine doğru mesajlarla ulaşılmasını bekliyorlar" diye konuştu.
ŞARKILAR OY TERCİĞİNİ DEĞİŞTİRMİYOR
Doç. Dr. Alikılıç, gençlere şarkılarla ilgili görüşlerini de sorduklarını ifade ederek, "Şarkıları biliyorlar, melodileri akıllarda kalıyor, ancak çıkan sonuçlara göre, yüzde 85’in üzerinde bir oranla oy verme tercihlerinde bir etkisinin olmadığı yanıtını verdiler. Seçim müziklerinin gürültü kirliliği yaratıp çevreyi rahatsız ettiğini düşünenlerin oranı ise yüzde 70’in üzerinde. Şarkıların siyasi partileri hatırlattığı, partiyle ilgili bilgi verdiğiyle ilgili veriler çıktı. Ancak şarkıların sevilen bir sanatçı tarafından seslendirilmesinin ya da sevilen bir şarkının uyarlaması olmasının tercihlerinde etkili olduğunu düşünenler azınlıkta kaldı" diye konuştu.
