USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

BIST ve TL varlıklar üzerindeki baskı ne zaman hafifler? / Gedik Yatırım

Gedik Yatırım’dn piyasalara ilişkin haftalık değerlendirme ve analizler:

BIST ve TL varlıklar üzerindeki baskı ne zaman hafifler? / Gedik Yatırım
05-12-2016 12:33
Google News

Aralık ayı yeni yıla yönelik beklentilerin şekillenmesi açısından birçok kritik başlığı barındırıyor. Fed toplantısı, Avrupa Merkez Bankası toplantısı, AB liderlerinin Türkiye ile müzakerelerin devamı konusundaki kararı, içeride Başkanlık sistemine yönelik teklifin netleşmesi ve gelecek yıl olacak bir referandum kararı gibi birçok başlık ön plana çıkacak. Fed’in yapacağı dengeli bir açıklama ve AB liderlerinin beklendiği gibi Türkiye ile müzakerelerin devamı yönünde vereceği bir karar aralık ayının ikinci yarısında piyasaların nefes alması için iyi bir atmosfer oluşturabilir. Ancak içeriye döndüğümüzde henüz içeriğini bilmediğimiz Başkanlık sistemi önerisi ve Suriye ve Irak’taki askeri hareketlilik en önemli risk unsurları olarak karşımızda duruyor. Piyasaların şuana kadar adı geçen ancak detaylarını bilmediği Başkanlık tartışmalarını tam olarak fiyatlara yansıttığını söylemek mümkün değil. Konunun netleşmesi ile birlikte fiyatlamalarda sert hareketler görülebilir. Bu konuyla birlikte Suriye kaynaklı jeopolitik risklerin yeniden tırmanışa geçmesi, aralık ayının ikinci yarısında yurtdışı piyasaların desteklemesini beklediğimiz iyimserliğin önündeki en önemli içsel riskler olarak takip ediyoruz.   

İtalya sancısı Avrupa borsalarını baskıladı

Geçtiğimiz hafta Avrupa tarafında, İtalya’da merkezi hükümetinin yetkilerinin artırılmasının oylanacağı Anayasa referandumu öncesinde stresinin arttığını gördük. Anketlerde hayır oylarının önde gittiğinin görülmesi özellikle hafta sonuna yaklaşıldıkça bölge borsalarında satışa neden oldu. Beklendiği gibi referandumdan “hayır” kararının çıkması ile Başbakan Renzi istifasa edeceğini açıkladı. 8 Aralık’ta yapılacak olan Avrupa Merkez Bankası (ECB) toplantısının, İtalya’daki bu referandumdan sonra gerçekleşiyor olması ECB için bir şans olsa da Fed Açık Piyasa Komitesi toplantısından önce gerçekleşmesi, ECB’nin 2017 yılına yönelik vereceği mesajların sönük kalmasına neden olacaktır.  Buna rağmen Mart 2017’ye kadar sürmesi beklenen, aylık 80 milyar euroluk tahvil alım programının bu toplantıda uzatılması piyasaların beklentileri arasında. Avrupa Bölgesi’ndeki toparlanmanın hâlen istenen ölçülerde olmaması ve potansiyel siyasi belirsizlikler nedeniyle en azından kısa vadede mevcut programın sonlanmasının zor olduğunu, uzatma kararının da bu toplantıda verilmesinin daha olası olduğunu düşünüyoruz.      

Küresel piyasalar Fed’i bekliyor

13 – 14 Aralık’ta Fed Açık Piyasa Komitesi (FOMC) toplantısında faiz artırımına gidileceğine kesin gözüyle bakılsa da ileriye yönelik verilecek mesajlar nedeniyle toplantı önemini koruyor. Faiz artırımının çok büyük ölçüde fiyatlamalara girdiği göz önünde bulundurulduğunda, üyelerin doların son dönemde uluslararası piyasadaki değer artışını nasıl değerlendirdikleri konusunda ipucu aranacaktır. Bununla birlikte toplantı sonrası yayınlanacak olan 2017 yılına yönelik projeksiyonlar ve basın toplantısında ortaya çıkacak duruş finansal piyasalarda yılsonu kapanış fiyatları üzerinde belirleyici olacaktır. Fed’in hâlihazırdaki tutumu ve geleceğe ilişkin projeksiyonlarında önemli bir değişiklik olmaması ya da güvercin olarak nitelendirilebilecek bir değişiklik görülmesi durumunda, beklentilerle uyumlu yapılacak bir faiz artırımının ardından küresel piyasalarda ciddi bir rahatlama dalgası görülebilir. Diğer taraftan, enflasyon ve gelecek döneme ilişkin faiz artırımları başta olmak üzere beklentilerde şahin olarak değerlendirilebilecek bir değişim görülmesi durumunda ise gelişmekte olan ülkeler başta olmak üzere küresel piyasalardaki stres bir miktar daha artabilir. Hali hazırda önemli ölçüde değer kazanmış olan doların daha da güçlenmesinin ABD ekonomisine ve küresel dengelere zarar vereceği için Fed’in mevcut duruşunda şahin olarak nitelendirilebilecek radikal bir değişim olmayacağını düşünüyoruz. ABD tarafında Fed’in yanı sıra 20 Ocak 2017’de resmen göreve başlayacak olan yeni başkan Trump’ın ekonomi politikalarına ve kabinesine ilişkin mevcut belirsizliklerin ne yönde seyredeceği de küresel piyasalardaki oynaklık üzerinde belirleyici olmaya devam ediyor. Bu nedenle kısa vadede küresel piyasalardaki ana trendin bu iki konudaki gelişmelere bağlı seyredeceğini düşünüyoruz. 

Çarpanlar yeniden en cazip hikayemiz Borsa İstanbul’un son iki yılda yaşanan olağandışı gelişmelerin etkisi ile geldiği seviyeler, piyasa çarpanlarının tarihsel ortalamalarına ve emsallerine göre ciddi manada iskontolu hale gelmesine neden oldu. Bir çok riskin hala konuşulmaya devam edilmesine karşın piyasalarımız için bu iskonto en cazip hikayemizi oluşturuyor. Ancak bu cazibenin yatırımcıları cezbedebilmesi ve alıma geçirmesi için ek bir pozitif habere/beklentiye ihtiyaç duyulduğu görülüyor. Bahsettiğimiz gibi 14 Aralık’ta Fed’in 2017 için vereceği mesajların ılımlı algılanması ve 15-16 Aralık’ta gerçekleşecek AB Liderler Zirvesi’nden aksi beklenmiyor olsa da müzakerelerin devamı konusunda çıkacak karar, BIST’in kısa vadeli tepki için aradığı pozitif katalizör olabilir. Ancak içerideki haber akışının ana trendi oluşturmasının çok mümkün olmadığı bir dönemden geçtiğimizi de göz önünde bulundurmak gerekiyor. Bu nedenle Türkiye özelinde pozitif katalizör olabilecek haberlerin BIST’te ve TL varlıklarda önemli bir düzeltme sağlamayabilmesi için öncelikle yurtdışı koşulların buna müsaade etmesi gerektiği unutulmamalı. 

Dolar yükseliyor, BIST dolar bazında ucuzluyor

Son haftalarda sürekli olarak yeni rekorlar kıran kurlar, yurtiçinde izlenen en önemli gösterge olmaya devam ediyor. Gelişmekte olan ülke para birimlerinin birçoğunda değer kayıpları görülse de TL’deki negatif ayrışma yeniden dikkat çekmeye başladı. Bu durum yatırımcıların içerideki belirsizliklere daha fazla odaklanmaya başladığını gösteriyor. Geçtiğimiz hafta siyasi kanattan AB ile ilişkilere yönelik daha ılımlı sayılabilecek açıklamaların gelmesi pozitif olsa da jeopolitik riskler, faiz tartışmaları ve Başkanlık teklifine yönelik bilinmezler stresin devam etmesine, bu durum da kurlarda gün içi volatilitenin çok yüksek olduğu yukarı yönlü bir seyir izlenmesine neden oluyor. Geçtiğimiz hafta en düşük 3,41 civarını gören Dolar/TL Cuma günü gelen alımların etkisi ile 3,60 sınırına dayandı ve yurtiçi piyasaların kapanış saatlerinde Ekonomi Koordinasyon Kurulu toplantısına yönelik beklentilerin de etkisi ile yeniden 3,50 civarına geriledi. Kurlardaki yukarı yönlü hareketler kadar bu yüksek volatilitenin de piyasalardaki algı üzerinde negatif etkileri olduğunu düşünüyoruz. Kurlardaki ana trendi yurtdışı gelişmelerin belirlemeye devam edeceğini düşünmemize karşın, önceki dönemden gelen birikimli etki nedeniyle içerdeki stresi düşürecek açıklamaların TL varlıkların kısa süreli de olsa pozitif ayrışmasını sağlayabilir. Cuma günü yüksek volatilitenin ardından günün son bölümünde başlayan TL tarafındaki pozitif fiyatlamalarda da bu tür bir beklentinin etkili olduğunu düşünüyoruz. 

Endeks TL bazında da dolar bazında dikkat çekiyor

Geçtiğimiz hafta BIST 100’de 74 bin civarında oluşan güçlü desteğin kırıldığından bahsetmek zor olsa da endeksteki alım iştahındaki zayıflığa dikkat çekmiş, buranın kırılması durumunda hızla 72 bin civarına gerileyebileceğini belirtmiştik. Önceki haftalarda da ifade ettiğimiz gibi aralık ayının ortalarına kadar piyasalardaki stresin devam edebileceğini bu süreçte endeksin 70-75 bin aralığında dip çalışması yapabileceğini, bu bölgenin özellikle de 72 bine yakın seviyelerin orta ve uzun vadeli düşünenler için alım fırsatı oluşturacağını düşünüyoruz. Son dönemde yurtiçi piyasalarda volatilitedeki artış piyasa üzerindeki stresi artırmış olsa da bu konudaki görüşümüzü korumaya devam ediyoruz. Endeksteki geri çekilme ile birlikte kurlardaki artışın da etkisi ile endekste dolar bazında görülen seviyelerin yabancı yatırımcılar tarafında da alım iştahını artırabileceğini düşünüyoruz. Son iki yılda yaşanan bir çok olumsuzluğun ardından fiyatlarda görülen gerilemelerin, sadece düşük çarpanlar ve yüksek iskonto hikayesi ile yeni alıcıları getirdiğine şahit olduk. Bahsettiğimiz gibi Fed ve AB ile olan ilişkiler dönemecini bu ayın ortalarında hasarsız bir şekilde atlatabilir ve bu dönemde başta Fitch olmak üzere kredi notu üzerinde yeni bir baskı görmezsek, endeksin gerek TL bazında gerekse de dolar bazında tepki alımlarını tetikleyebilecek seviyelere gerilediğini düşünüyoruz.   

Tahvil ve Bono Piyasası Geçtiğimiz haftaya %10.74 seviyesinden başlayan 2 yıl vadeli gösterge faiz, hafta içinde en yüksek %10.93, en düşük %10.46 seviyelerini görerek haftayı %10.93 seviyesinden tamamladı. 10 yıllık tahvil faizi ise haftaya %11.19 seviyesinden başlayarak, en yüksek %11.48, en düşük %10.03 seviyelerini görerek haftanın kapanışını %11.46 seviyesinden yaptı.  

Özetle, hafta boyunca 2 yıl vadeli gösterge tahvil faizinin ve 10 yıllık tahvil faizinin yükseliş eğilimini koruduğunu söyleyebiliriz. Geçtiğimiz hafta yurtiçi piyasalarda açıklanan veri akışının tahvil faizleri üzerinde etkisi görülmedi. Fed’in aralık ayında yapacağı toplantıda faiz artışına kesin gözüyle bakılması nedeniyle küresel piyasalarda görülen oynaklık ve risk algısındaki zayıflama, pazar günü İtalya’da gerçekleştirilecek referandumun yarattığı belirsizlik, iç siyasi gündem gibi nedenlerle tahvil faizlerinde yukarı yönlü hareketler görülmeye devam ediyor. Önümüzdeki hafta yurtiçi piyasalarda pazartesi günü Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) ve perşembe günü sanayi üretimi verisi açıklanacak. TÜFE verisinin beklentileri aşması halinde tahvil faizlerinde yukarı yönlü hareketler görülebilir. Hafta içinde küresel piyasalardaki gelişmeler ve iç siyasi gündem piyasaların odağında kalmaya devam edecek. 

Aralık Vadeli BIST 30 Sözleşmesi

Aralık vadeli endeks kontratı hafta içinde 88,200  ve 92,800 arasında dalgalanarak haftayı 90,325 seviyesinden kapattı. Endeks kontratında 807.030 işlem oldu. Açık pozisyon sayısı 7.991 artarak 391.542 olarak gerçekleşti. Hafta içinde aşağı yönlü volatil hareketlerin görüldüğü endeks kontratında Cuma günü kapanıştan önce yukarı yönlü bir toparlanma görüldü. Kontratta destek olarak 87,800 ve direnç olarak 91,425 önemli seviyeler olarak görülmektedir. Günlük grafikte kısa vadeli hareketli ortalamaların aşağı yönlü bir eğilime sahip oldukları görülüyor. Aşırı alım satım osilatörlerinden RSI kendi ortalaması altında alt referansı olan 30 seviyesine kadar bir düşüş göstererek yukarı yönde toparlanma çabası gösteriyor. Orta vadeli trend göstergelerinden MACD negatif bölgede aşağı yönlü seyrine devam etmektedir. Önümüzdeki hafta içinde düşüşlerde   87,800 ve 85,450 destek olarak takip edilebilecek seviyeler olarak görünürken yukarı yönlü hareketlerde direnç olarak  91,425 ve 93,750 seviyeleri izlenebilir.  Kontratın 91,425 direncini yukarı kırarak bu seviyenin destek olarak çalışması durumunda yukarı yönlü harekette ivmelenme görülebileceğini düşünüyoruz. 87,800 desteğinin aşağı kırılması durumunda ise short yönlü beklentiyi artıracaktır.          

Geçtiğimiz Haftanın Öne Çıkanları: TCMB’nin Yayınladığı Finansal İstikrar Raporu Takip Edildi 

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) geçtiğimiz hafta çarşamba günü Finansal İstikrar Rapor’unu yayınladı. Raporda Avrupa bölgesinde büyüme eğiliminin devam ettiğine, Rusya’ya yapılan ihracatta toparlanma ile enerji fiyatlarının ılımlı seyri ve artan rekabet gücünün orta vadede cari açıktaki azalma eğilimini desteklediğine ve bu durumun dışa bağımlılığı azalttığına değinildi. Ancak 2016 yılının 2. yarısında turizm ve jeopolitik gelişmeler nedeniyle cari açıktaki iyileşmenin duraksadığı belirtilirken, ekonomik faaliyetlerin 2017 yılında olumlu bir yola doğru yöneleceği ifade edildi. Finansal istikrar raporunda hane halkı tasarruflarındaki artış eğiliminin korunduğuna değinilirken, tasarruf tercihlerinde Türk Lirasının önceliğinin devam ettiği tespitinde bulunmuştur. Yabancı para cinsinden firma kredilerindeki takipteki alacak oranı düşük seyretmekte olduğunu, bu kredilerin uzun vadeli olması ve ağırlıklı olarak döviz geliri olan firmalar tarafından kullanılmasının bu krediler üzerindeki riski baskıladığı ifade edildi. 

2016 yılında artan küresel oynaklığa ve yaşanan farklı nitelikteki şoklara rağmen finansal sistemin sağlıklı görünümünü korumaya devam ettiği ancak son dönemde küresel finansal piyasalarda artan oynaklıkların varlık fiyatlarında dalgalanmalara yol açtığı vurgulanmıştır. Merkez Bankası ekonomide yaşanan yavaşlamanın tahsili gecikmiş alacaklar oranını artırdığı uyarısında bulunurken faiz indirimleri ile kamu bankalarının kredi piyasasına verdiği desteklerin olumlu adımlar olduğu ifade edildi. Kredi tarafındaki gelişmelere bakıldığında ise ticari kredilerdeki büyüme hızının yatay bir seyir izlediği görülürken alınan makro ihtiyati önlemler ve maliyetlerdeki düşüşün etkisiyle son aylarda tüketici kredilerinde canlanma görüldüğünü açıklamıştır.  2016 yılının ikinci yarısında bankacılık sektöründeki güçlü kârlılık rakamlarının olası dalgalanmalara karşı bankaları güçlü kılan gelişmeler olduğu değerlendirildi. 2016 yılının son çeyreğinde tahvil faizlerindeki gelişmelerin kârlılıkta sınırlı bir düşüşe neden olması beklense de kârlılıkta oluşan olumlu görünümün önümüzdeki dönemlerde de büyük ölçüde korunacağının beklendiği açıklanmıştır. 

Geçtiğimiz hafta Çarşamba günü BDDK ticari ve KOBİ kredilerindeki genel karşılıklarda değişikliğe giderek ayrılan genel karşılıkları aşağı çeken değişikliğinin taslağını yayınladı. Yapılan düzenleme ile birlikte ticari kredilerde %1 olarak uygulanan genel karşılık oranı %0,5’e, KOBİ kredilerinde %0,5 uygulanan kredi karşılıkları %0’a çekildi. Yakın izlemedeki genel karşılık oranları ise %2’ye düşürüldü. Bu düzenleme ile birlikte bankaların ayırmış oldukları karşılıkların belirli bir kısmının serbest kalması bankaların 2017 yılı kârlılık rakamlarını olumlu etkileyecektir.  

Yurt içinde ayrıca Perşembe günü gerçekleştirilen TÜSİAD Yüksek İstişare Toplantısında TÜSİAD başkanının yaptığı açıklamalar ile verdiği mesajların endeks üzerinde satış baskısına neden olduğu görüldü. Aynı gün Başbakan Binali Yıldırım’ın başkanlık sistemine dair yaptığı açıklamalar ile başkanlık sistemine dair maddelerin meclise sunumundan sonraki 60 gün içinde referanduma gidileceğini açıkladı. Ayrıca Suriye tarafında yaşanan gelişmelerin de izlendiği hafta da Fırat Kalkanı Operasyonunu katılan iki askerin kaçırılması piyasalar üzerindeki baskıyı artıran gelişmeler arasındaydı. Haftanın son işlem gününde Cumhurbaşkanı’nın faizlerin düşürülmesi gerektiğine dair yaptığı açıklamalar piyasalarda kısa süreli sert hareketlerin yaşanmasına neden oldu. Endekste ilk tepki olarak sert satışlar görülürken Dolar/TL kurunda 3,5923 seviyesi ile yeni tarihi zirve görülmüş oldu. 72.000 seviyesinin altına gerileyen endeks sonrasında alıcılı bir seyir izleyerek kayıplarını geri aldı ve haftanın son işlem gününü kazançla kapattı. Dolar/TL kurunun ise tarihi zirvesinden gerilediği görüldü. Haftaya 74.999 seviyesinden başlayan endeks, hafta boyunca en düşük 71.792 seviyesi ile en yüksek 75.332 seviyeleri arasında dalgalandı. Satıcılı bir hafta geçiren BIST-100 endeksi haftayı %1,30’luk bir düşüş ve 972 puan kayıpla 73.390 seviyesinden tamamladı. 

Ekonomi Koordinasyon Kurulu’ndan Çıkan Kararlar Yurt İçi Piyasalar Tarafından İzlendi

Geçtiğimiz hafta cuma günü Başbakan Binali Yıldırım'ın başkanlığında toplanan Ekonomi Koordinasyon Kurulu'ndan çıkacak kararlar ile verilecek mesajlar yurt içi piyasalarda takip edildi.  Yaklaşık 5 saat süren toplantıda küresel piyasalar ve Türk ekonomisindeki gelişmeler ele alınarak kapsamlı olarak değerlendirildi. Toplantıdan sonra yapılan açıklamalarda kamu maliyesi, finans sektörü ve reel sektöre yönelik alınması gereken tedbirlerin kararlaştırıldığı ve bu tedbirlerin gerekli çalışmaların tamamlamasından sonra açıklanacağı bildirildi. Ayrıca Avrupa Birliği ile görüşmeleri devam eden Gümrük Birliği anlaşmasına dair devam eden görüşmelerin hakkında bilgi verilirken sürecin olumlu bir şekilde ilerlediği açıklandı. 

Dolar/TL Kurunda Yeni Zirveler Görüldü

Önceki haftalarda Fed’e ve ABD ekonomisine yönelik beklentiler nedeniyle küresel piyasalarda yukarı yönlü hareketler gerçekleştiren doların, geçtiğimiz hafta diğer ülkelerin para birimleri karşısında düzeltme hareketleri yaşayarak gerilediği görüldü. Gelişmiş ülke para birimleri karşısında dagörülen gerileme ile DXY’ın 101,44 seviyesinden başladığı haftayı 100,77 seviyesinden tamamladığı görüldü. Doların küresel piyasalarda değer kaybettiği hafta da yurt içi gelişmeler ve artan riskler nedeniyle TL’deki değer kaybı devam etti. Suriye tarafındaki gelişmeler ile yurt içinde verilen mesajlar Dolar/TL kurunda yukarı yönlü hareketler yaşanmasına neden oldu. Haftanın son işlem gününde siyasi kanattan faizlerin düşürülmesi gerektiğine dair gelen mesajlar nedeniyle kur hafta içinde gördüğü en yüksek 3,5923 seviyesi ile tarihi zirvesini yeniledi.  Haftaya 3,4490 seviyesinden başlayan Dolar/TL yukarı yönlü bir seyir izleyerek %1,95’lik bir yükseliş haftayı 3,5178 seviyesinden tamamladı. 

OPEC Toplantısından Çıkan Karar Küresel Piyasaların Odağında Yer Aldı

30 Kasım tarihinde Viyana’da gerçekleştirilen resmi OPEC toplantısında arz kısıtlamasına dair ülkeler arasında bir anlaşmaya varılıp varılamayacağı küresel piyasalar tarafından önemle takip edildi. 2014 yılının başında 110 dolar seviyelerinde bulunan petrol fiyatları 2014 yılının ikinci döneminden itibaren arz fazlası nedeniyle aşağı yönlü sert düşüşler yaşamıştı. Bu gerilemeden rahatsız olan OPEC üyesi ülkelerin 2016 yılının eylül ayında Cezayir’de gerçekleştirilen gayri resmi toplantıda arz kısıntısını tekrar gündeme taşımaları petrol fiyatlarındaki düşüşü sınırlayan temel etken olmuştu. Gerçekleştirilen resmi OPEC toplantısında günlük arzın 1,2 milyon varil düşürerek 32,5 milyon varile çekilmesi konusunda anlaşmaya varılması küresel piyasalarda petrol fiyatlarının yukarı yönlü sert yükselişler gerçekleştirmesine neden oldu. 2017 yılının başında başlayacak olan anlaşma ile birlikte OPEC 2008 yılından beri ilk kez arz kısıntısı konusunda anlaşmaya varmış oldu. Güne 47,41 dolardan başlayan brent petrol, toplantıya yönelik beklentiler ile gelen haber sonrasında yukarı yönlü hareket gerçekleştirerek 51 doların üzerinden işlem gördü. Karar sonrasındaki günlerde de kazançlarını koruduğu görülürken Brent petrol 46,58 dolardan başladığı haftayı 54,39 dolar seviyesinden tamamladı. 

Yeni Haftada Ne Konuşacağız?

Yurtiçi piyasalar açısından önemli gelişmelerin takip edileceği bir haftaya başlıyoruz. Haftanın ilk günüde 10:00'da Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından kasım ayı enflasyon verileri açıklanacak. Geçmiş dönem gerçekleşmeleri ve mevcut eğilimleri dikkate alarak yaptığımız hesaplamalara göre Tüketici Fiyatları Endeksinin aylık bazda % 0.88 artış göstererek yıllık bazda % 7.39'a yükseleceğini tahmin ediyoruz. Piyasa beklentileri de ağırlıklı olarak aylık % 0.80 artış gözleneceği yönünde şekilleniyor. Ayrıca, 2017 Yılı Bütçe Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı ile 2015 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Tasarısı’nın görüşmeleri de pazartesi günü 13:00 itibariyle Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulunda başlayacak ve 12 gün boyunca devam edecek. Salı günü Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından yayınlanacak olan "2017 Yılında Para ve Kur Politikası" metni de haftanın bir diğer kritik gelişmesi olacak. Metin 10:30'da TCMB Başkanı Çetinkaya tarafından yapılacak bir sunum ile basın toplantısında tanıtılacak. Gerek sunum sırasında gerekse de soru&cevap bölümünde TCMB Başkanı Çetinkaya tarafından özellikle TCMB'nin gelecek dönemde nasıl bir politika izleyeceğine, sadeleşme sürecinin ne şekilde devam edeceğine ve özellikle kur tarafındaki gelişmelere karşın nasıl bir pozisyon alınacağına yönelik vereceği mesajlar piyasaların seyri açısından da oldukça kritik bir öneme sahip olacağından takip edilmeli. Çarşamba günü açıklanacak olan kasım ayı Hazine Nakit Dengesi ve Perşembe günü açıklanacak olan ekim ayı Sanayi Üretimi verileri de hafta boyunca öne çıkan diğer veriler olarak sıralanabilir. Yılın 3. çeyreğinde iktisadi faaliyetlerde gözlenen yavaşlamanın ardından, ekonomik büyümenin en önemli öncü göstergelerinden olan Sanayi Üretiminin son çeyreğe ilişkin vereceği ilk sinyal de piyasaların seyri üzerinde etkili olabilir. Diğer taraftan, geçen hafta cuma günü gerçekleştirilen Ekonomi Koordinasyon Kurulu toplantısında alınan kararların da Perşembe günü Başbakan Yıldırım tarafından açıklanması bekleniyor. Kararların hemen açıklanmamasının gerekçesi olarak Mali ve Hazine bürokrasisi tarafından sermaye piyasaları ve BDDK'ya yönelik bazı teknik düzenleme gerektiren konuların olması işaret edildi. Açıklanacak kararların bir kısmının cuma günü itibariyle bir kısmının da 1 Ocak 2017 tarihi itibariyle uygulanmaya başlanacağı belirtilirken; iş gücü piyasalarında istihdamı arttıracak çalışmaların olduğu da ifade edildi. Bu gelişmelerin yanı sıra son haftalarda olduğu gibi yeni haftada da siyasi ve jeopolitik haber akışları da zaman zaman ekonomi gündeminin önüne geçmeye devam edebilir. Özellikle, iktidar partisinin milletvekillerinin imzasına açtığı anayasa değişikliğine ilişkin teklifin bu hafta içinde TBMM Başkanlığına sunulmasının beklendiğini de ifade edelim. 

Pazar günkü İtalya'daki Anayasa referandumu ve perşembe günü Avrupa Merkez Bankası'nın toplantısı nedeniyle yeni haftada küresel piyasaların gözü kulağı Avrupa tarafında olacak. Referandumun henüz resmi olmayan sonuçlarına göre "Hayır" oyları yüzde 60'lar civarında gerçekleşerek oldukça ciddi bir farkın oluşmasına yol açtı. 1946 yılından bu yana çift meclisli yasama sistemiyle idare edilen ülkenin yasama yapısında köklü değişiklikler hedefleyen ve hükümet üzerinde test niteliği taşıyan referandumda, Başbakan Renzi, parlamentonun üst kanadı Cumhuriyet Senatosunun yasama yetkilerini ciddi ölçüde törpüleyerek yasama sürecini hızlandırmayı hedeflerken; muhalefet, reforma, iktidarın yetkilerini arttıracağı teziyle karşı çıkıyordu. İtalya Başbakanı Renzi, referandumdan “Hayır” sonucu çıkması sonrasında, daha önce işaret ettiği gibi istifa edeceğini açıkladı. Renzi'nin istifasını sunmasının ardından gözler İtalya Cumhurbaşkanı Mattarella’ya çevrilecek. Sandıktan çıkan farklı sonucun ardındna istifanın kabul edilme ihtimali oldukça zayıf görülürken, Mattarella'nın iktidardaki parti içinden birine hükümeti kurma görevi vermesi, bir teknokratlar hükümeti kurulması ya da daha zayıf bir ihtimal olarak erken seçime gidilmesi doğrultusunda bir adım atması bekleniyor. Yaşanacak siyasi boşluk döneminde hali hazırda ciddi sıkıntılar yaşamakta olan İtalyan bankalarına yönelik sorunların derinleşmesi ve AB karşıtı tutumuyla bilinen Beş Yıldız Hareketi’nin bir sonraki seçimde iktidara gelme olasılığının artmış olması nedeniyle

İngiltere'nin Brexit kararından sonra İtalya'da da benzer bir durum yaşanabileceğinden endişe edilmesi bu belirsizlik ve endişenin temel kaynağı olarak görülmekte. 2017 yılında başta Fransa ve Almanya olmak üzere Avrupa genelinde yapılacak seçimlere bir de İtalya’daki siyasi krizin eklenmesi sonrasında bölgedeki sorunların derinleşmesi kaçınılmaz olacak gibi görünüyor. 8 Aralık’ta yapılacak olan Avrupa Merkez Bankası (ECB)’da kritik bir öneme sahip olacak. Daha önceki açıklamalarında Aralık toplantısında gündeminde nelerin olacağını tam olarak bilmediğini ancak gelecek dönemlerde yapılacaklar konusunda birşeyler söylenebileceğini ifade eden ECB Başkanı Draghi’nin yakın zamanda basında yer alan ifadelerinde Aralık toplantsında Mart 2017’ye kadar sürmesi beklenen ve aylık 80 milyar euroluk tahvil alımını kapsayan mevcut varlık alım programının uzatılıp uzatılmayacağına karar vereceklerini belirttiğine yönelik yer alan ifadeler bu ayki toplantının önemini artırmakta. Basında son aylarda ECB’nin varlık alım programına yönelik çeşitli spekülasyonlar yer alıyor olsa da Avrupa Bölgesi’ndeki toparlanmanın hâlen istenen ölçülerde olmaması ve potansiyel siyasi belirsizlikler nedeniyle en azından kısa vadede mevcut programın sonlanmasının zor olduğunu düşünüyoruz. Ancak, dolarda gözlenen hızlı değer artışı kaynaklı Euro/dolar paritesinde gözlenen sert düşüşler nedeniyle mevcut programda bazı ayarlamalara gidilmesinin tamamen ihtimal dışı olmadığını ifade etmekte de fayda var. 

ABD tarafında hafta, yıl boyunca istikrarlı bir seyir izleyen ve güçlü bir toparlanma göstermesi beklenen kasım ayı ISM hizmet endeksi ile başlayacak. Salı günü açıklanacak olan Dış Ticaret verilerinin Ekim ayında açığın genişlediğini işaret ederek ekonomik büyüme açısından negatif bir sinyal vermesi bekleniyor. Yine salı günü açıklanacak olan Fabrika Siparişlerinin ise önemli bir sıçrama kaydedeceği tahmin edilmekte. Çarşamba günü ekim İş İmkanları ve Personel Değişim Oranı (JOLTS); perşembe günü haftalık işsizlik maaşı başvuruları ve Cuma günü de Tüketici Güveni verileri izlenecek. Özellikle Tüketici Güveni verilerinin Kasım ayında önemli bir toparlanma göstermesi bekleniyor. Avrupa tarafında pazartesi günü kasım ayı Hizmet ve Bileşik PMI ve ekim ayı Perakende Satışlar; salı günü Euro Bölgesi 2016 yılı 3. çeyrek nihai büyüme ve ekim ayı Almanya İmalat Siparişleri; Çarşamba günü Almanya ve İngiltere ekim ayı Sanayi Üretimi ile Fransa ekim ayı Dış Ticaret ve İngiltere ekim ayı Halifax Konut Fiyat Endeksi; cuma günü Almanya ekim ayı Dış Ticaret Dengesi hafta boyunca öne çıkacak olan veriler olarak sıralanabilir. Asya tarafında ise hafta başında Japonya'da açıklanacak olan kasım ayı Hizmet PMI ile 2016 yılı 3. çeyrek büyüme 2. tahmini ile hafta sonuna doğru Çin'de açıklanacak olan kasım ayı Dış Ticaret ve Enflasyon verileri takip edilecek.

 

ŞİRKET HABERLERİ

İŞ BANKASI / ISATR, ISBTR, ISCTR, ISKUR 02.12.2016 09:11:38: Banka tarafından, yurt dışı havale akımlarına dayalı 158,8 milyon ABD Doları tutarında seküritizasyon işlemi ile ilgili çalışmalar tamamlanmış olup, Avrupa Yatırım Bankası'ndan sağlanan söz konusu kaynak banka hesaplarına geçmiştir. 

BİM BİRLEŞİK MAĞAZALAR / BIMAS 02.12.2016 19:43:39: Şirket hisse geri alım kapsamında; 2 Aralık 2016 tarihinde, toplam 50.000 adet alım işlemi yapılmış olup, işlemler 46,74 - 46,82 TL fiyat aralığından gerçekleşmiştir.

TURKCELL / TCELL 02.12.2016 09:07:19: Şirket hisse geri alım kararı kapsamında; 1 Aralık 2016 tarihinde, toplam 200.000 adet alım işlemi yapılmış olup, işlemler 8,92 – 8,95 TL fiyat aralığından gerçekleşmiştir.  TÜRK TELEKOM / TTKOM 02.12.2016 10:52:17: Oger Telekom Limited, şirket D grubu payları ile ilgili olarak 5.28 TL fiyattan 27.117.597 adet satış işlemi gerçekleştirmiştir. 

TÜRK TRAKTÖR / TTRAK 02.12.2016 17:17:07: Şirket 1 yıllık dönem içerisinde yurtiçinde nitelikli yatırımcılara halka arz edilmeksizin satış ve/veya tahsisli satış yöntemleri ile satılmak üzere 200 milyon TL tutara kadar tahvil, bono veya benzer nitelikte borçlanma aracı ihracı konusunda Sermaye Piyasası Kurulu'na başvuruda bulunmuştur. ECZACIBAŞI YATIRIM 02.12.2016 10:07:44: Eczacıbaşı Holding şirket payları ile ilgili olarak 8.37-8.47 TL fiyat aralığından 110.620 adet alış işlemi gerçekleştirmiştir. 

SAF GAYRİMENKUL / SAFGY 02.12.2016 09:20:44: Emniyet Ticaret, şirket payları ile ilgili olarak 0.80-0.86 TL fiyat aralığından 1.700.000 adet alış işlemi gerçekleştirmiştir. 02.12.2016 17:44:18: Şirket Akasya Acıbadem Alışveriş Merkezi'ndeki mevcut kiracıları için kurlarda görülen aşırı dalgalanmalar neticesinde kiracılarına destek olmak amacıyla ABD dolar kurunu 3,00 TL’ye sabitlemiştir. 

BORSA İSTANBUL / BIST 02.12.2016 17:53:59: Anel Telekom payları, 05.12.2016 tarihinden itibaren Yakın İzleme Pazarı'nda işlem göreceğinden, bu tarihten itibaren kapsamında bulunduğu BIST Ana, BIST Bilişim, BIST İstanbul, BIST Teknoloji Ağırlık Sınırlamalı,  BIST Tüm-100, BIST Teknoloji, BIST Tüm Endekslerinden çıkarılacaktır. 02.12.2016 18:07:29: Payları Ana Pazar’da işlem gören Birko Birleşik Koyunlulular Mensucat Ticaret ve Sanayi’nin faaliyetlerinin durumu ve devam eden finansman sıkıntısı dikkate alınarak Yakın İzleme Pazarı'nda işlem görmesine karar verilmiştir.

TÜRK PRYSMİAN KABLO VE SİSTEMLERİ / PRKAB 02.12.2016 18:48:38: Şirket, Yunanistan’da Hellenic Telecommunications

Organization tarafından üstlenilen "Copper Telecommunications Cables & Power & Signaling Cables" projesi ile ilgili verilen teminat mektubunun süresinin dolmuş olması ve idarenin yenileme istememiş olması nedeniyle, ihalenin sonuçlandığı ancak sonucun şirket açısından olumlu olmadığını düşünmektedir.

BANTAŞ BANDIRMA AMBALAJ / BNTAS 02.12.2016 18:16:36: Şirket Balıkesir ili Bandırma ilçesinde bulunan arsa, gayrimenkul ve demirbaşlarının piyasa rayiç değerinin tespitini kapsayan "Değerleme / Ekspertiz Raporunun" hazırlanması için Dünya Grup Gayrimenkul Değerleme şirketi ile 02.12.2016 tarihinde bir sözleşme imzalanmıştır.

PENGUEN GIDA / PENGD 02.12.2016 13:55:52: Gençoğlu Holding, şirket payları ile ilgili olarak 1.47-1.50 TL fiyat aralığından 500.000 adet alış işlemi gerçekleştirmiştir. 

BALATACILAR BALATACILIK / BALAT 02.12.2016 09:24:50: Şirket İzmir/Kemalpaşa’daki binasını finansman sıkıntısını düzeltmek amaçlı satmış olduğunu, üretim faaliyetlerinin devam edeceğini açıklamıştır. Satış nedeni ile şirketin kirada kalma süresi 2 yıl olarak planlanmıştır. Şirketin bağlı ortaklığı Berka Balata’nın Turgutlu Organize Sanayi Bölgesinde mevcut fabrika binası inşaatın tamamlanmasından sonra şirket faaliyetlerine Turgutlu'da devam edecektir. 

VERUSA HOLDİNG / VERUS 02.12.2016 16:16:44: Investco Holding, şirkette sahip olduğu halka kapalı statüdeki şirket paylarında 5.000.000 adedinin halka açık statüye çevrilmesi amacıyla MKK’ya başvuru yapılmıştır. Söz konusu başvurunun satış amaçlı olmadığı açıklanmıştır.

ALTINYAĞ KOMBİNALARI / ALYAG 02.12.2016 17:28:23: Şirketin bağlı ortaklığı olan Gürtaş Tarım Enerji Yatırımları Etiler Gıda'nın 11.625.000 TL tutarındaki çıkarılmış sermayesine ek olarak, şirket adına tahsisli olmak üzere 6.500.000 TL karşılığı (B) grubu pay verilmesi karşılığında sermayesine iştirakini talep etmiştir.

ETİLER GIDA / ETILR 02.12.2016 17:22:57: Şirket, A Grubu ortağı  Gürtaş Tarım Enerji Yatırımları’nın talebini olumlu karşılamış olup gerekli izinlerin alınması için Sermaye Piyasası Kurulu'na tahsisli sermaye artırımına ilişkin başvuruda bulunulacaktır.

AKDENİZ GÜVENLİK HİZMETLERİ / AKGUV 02.12.2016 16:09:59: İstanbul Bölge İdare Mahkemesi Başkanlığı'nın açmış olduğu İstanbul Bölge İdare Mahkemesi Hizmet Binası ile Müştemilatlarının 01.01.2017- 31.12.2017 tarihleri arasında özel güvenlik hizmet alım işinin "939.525 TL + KDV" bedelli olarak şirket uhdesinde kalmıştır.

YASAL UYARI  

Burada yer alan bilgiler Gedik Yatırım Menkul Değerler A.Ş. tarafından genel bilgilendirme amacı ile hazırlanmıştır. Yatırım Danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak Yatırım Danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.  Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.  Herhangi bir yatırım aracının alım-satım önerisi ya da getiri vaadi olarak yorumlanmamalıdır.  Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir.  Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. 

Burada yer alan fiyatlar, veriler ve bilgilerin tam ve doğru olduğu garanti edilemez; içerik, haber verilmeksizin değiştirilebilir. Tüm veriler, Gedik Yatırım Menkul Değerler A.Ş. tarafından güvenilir olduğuna inanılan kaynaklardan alınmıştır. Bu kaynakların kullanılması nedeni ile ortaya çıkabilecek hatalardan Gedik Yatırım Menkul Değerler A.Ş. sorumlu değildir.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNANLAR
ARŞİV ARAMA
Bursa Gazete Manşetleri
PUAN DURUMU TÜMÜ
TAKIMOPuanAV.
1Galatasaray3081+48
2Fenerbahçe3079+54
3Trabzonspor3049+11
4Beşiktaş3046+4
5Kasımpaşa3043-2
6Başakşehir FK3042+3
7Çaykur Rizespor3042-11
8Antalyaspor3041+2
9Adana Demirspor3039+7
10Alanyaspor3039-4
11Sivasspor3038-7
12Samsunspor3036-6
13Kayserispor3036-7
14MKE Ankaragücü3033-3
15Hatayspor3033-4
16Konyaspor3033-11
17Gaziantep FK3031-10
18Fatih Karagümrük3030-4
19Pendikspor3029-27
20İstanbulspor3013-33