Selçuk, “Ramazan ayı oruç tutulduğundan, uzun saatler aç kalınması ve günlük öğün sayısında azalma olması sebebi ile bayramla beraber düzenli öğüne alışmak ilk başta zor gelmektedir. Bayramda yeme özgürlüğüne kavuşmuş olduğunu düşünen bireyler normalden daha fazla besin tüketirler. Geleneksel bayram ziyaretleri ile geleneksel ev yemekleri ve tatlıların tüketimi artar. Bu ikramların tüketimine dikkat etmek ve bir noktadan sonra hayır demeyi bilmek gerekir. Bu ziyafeti bir kâbusa dönüştürmemek ve bayramı sağlıklı geçirmek için yemek seçiminizde bazı noktalara dikkat etmemiz yeterli.” dedi.
Bayram tatilini otelde geçireceklere de açık büfe uyarısında bulunan Uzman Diyetisyen Şefika Aydın Selçuk, şöyle konuştu:
“Açık büfelerde sunulan yiyecekler kimi zaman çeşitlilikleri ile başınızı döndürebilir, her zaman ki yemek düzeninizi koruyun. Kahvaltıda reçel bal kaymak, yağlı peynirler, omletler tercih etmeyin. Birkaç dilim domates, peynir, az yağlı beyaz peynir, haşlanmış yumurta, taze sıkılmış meyve suları veya 1 porsiyon meyve sizin için ideal olacaktır. Açık büfedeki çikolata kreması, fıstık fındık ezmesi, pankek gibi yiyecekler yerine kurutulmuş meyve ya da birkaç adet fındık ceviz tercih edin. Öğle ve akşam yemeklerinde ise çok yağlı-soslu yemeklerden çok ızgara et çeşitleri, yoğurtlu mezeler ve hafif salatalar seçilebilir. Sıvı ihtiyacınızı asitli şekerli içecekler yerine suyla giderin. Ayran ve süt de doğru içecek tercihleri arasındadır. Tatilinizde mümkün olduğunca fiziksel aktivitenizi artırın, bol bol yüzün ve yürüyüş yapın.”
