1944 yılında İstanbul’da dünyaya geldi. İlkokulu Bakırköy'de, ortaokul ve liseyi Kadıköy Maarif Koleji'nde okudu. Sadece lise son sınıfı, Columbia High School Maplewood’da (New Jersey), yüksek öğrenimimi ise, University of Washington’da (Seattle) tamamladı. Gıda mühendisi…
Hem okudu, hem çalıştı… Üniversitedeyken, 800 kişilik yurtta akşam yemeği servisinde part-time olarak altı ay çalıştı. O dönemde bulaşık yıkadı, dondurma servisi yaptı.
Mahrukat tüccarı olan babası, Tat Konserve'nin gazete ilanıyla eleman aradığını söyledi. (O tarihlerde Tat Konserve, henüz kuruluş aşamasındaydı…) Müracaat etti, Kalite Kontrol Müdürü olarak iş başı yaptı. Bir yıl çalıştıktan sonra askerlik görevini yerine getirmek üzere Balıkesir’e gitti.
Askerlik dönüşü, Tat Konserve’den ona, “İşletme Müdürlüğü” görevi verildi. İki yıl çalıştıktan sonra memleketi İstanbul'a dönme kararı aldı. Orada, Bahçelievler'de bulunan Coca-Cola Fabrikası'nda müdür olarak göreve başladı. Yıl 1971...
Coca-Cola Fabrikası'nda iki yıl süreyle gösterdiği başarı, Genel Müdür Yardımcılığı’na kadar taşıdı. Ancak kafasında hep, “kendi işimi kurmak” hayali vardı. 30 yaşına kadar kendi işini kuramadığı takdirde, cesaretinin azalacağını düşünüyordu. İşinden ayrıldı.
Toptan gıda ticareti ve dağıtımıyla iştigal etmek üzere 1974 yılında kendi işimi kurdu. Beş kişilik çalışma kadrosu ve 120 metrekareden oluşan işyerinin sermayesi 40 bin dolardı… Sermayenin kaynağını, babasının takviyesi ve kendi birikimi oluşturuyordu.
1968 yılında Mustafakemalpaşa’daki Tat Konserve'de başlayan iş hayatı, döndü dolaştı yine Bursa'ya odaklandı. 1985 yılına kadar tüm meyve-sebze çeşitlerini ihraç etti. Ani bir kararla, tek kalemde, “Bursa siyah inciri” ihracatına yöneldi. Eskiden tüm Avrupa'daki Türk müşterilere hitap ediyordu. 1990'lı yıllarda Avrupa'daki süpermarketlere direkt ve endirekt pazarlama yapabilir konuma geldi. Avrupa'nın en zor pazarı olan İngiltere bile portföyümüzde iyi bir yer aldı. Marks & Spencer ile başlayan iş birliği çok kısa zamanda gelişti. Bu, onun için, İngiltere'deki diğer süpermarketler nezdinde güzel bir örnek teşkil etti. Artık çalışma tarzımızdan ve “Alara” markasından herkes çok hoşnuttu. Tesco, Saınsbury, Waitrose, Morrisons ve Asda… hep ürün sattığı belli başlı süpermarketler oldu. Sonra da Almanya, Belçika, Hollanda, Avusturya, Fransa, İsviçre, İsveç, Norveç, Danimarka, İtalya, ABD, Kanada, Singapur, Hong-Hong ve Tayvan ihraç pazarları arasına katıldı.
İncir ihracatı hızla devam ederken, 1990’lı yıllar itibariyle kiraz tekrar gündeme geldi. Bu arada üzüm ve kestaneye de büyük bir talep oluştu. Bu dönemde 1 milyon doların altında olan ihracatı, 2000'li yıllarda adeta patladı.
Şu an itibariyle fabrika en yüksek kapasitesiyle çalışmakta olup, bin 690 mevsimlik ve 100 kişiden oluşan daimi kadrosuyla üretimini sürdürüyor.
“Alara Fidancılık”ın faaliyetleri de yoğun bir şekilde devam ediyor. Alara’nın yedi bölgedeki meyve üretim bahçelerinde eğitimi kendi personeli veriyor. Alara'nın meyve projesi yalnızca kiraz için geçerli değil. Yurtdışındaki süpermarketlerden gelen talep doğrultusunda yeni ve modern üzüm çeşitleri, Avrupa ve ABD'de popüler olan elma çeşitleri, Trabzon Hurması, Nektarin, Japon erikleri ve kayısı çeşitleri gündemde tutulacak. Meyve potansiyelini genişletmek ve ihracatı artırıcı her tür faaliyeti desteklemek için yeni meyve üretim projeleri, fidan üretimiyle en iyi şekilde desteklenecek.
