USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Osmanlı'nın İlk Eserleri

Osmanlı'nın ilk kalıcı eserleri 1307 yılında yapılan ve bugün Bursa sınırlarında yer alan Aktimur (Akdemir) ve Balabanbey (Balabancık) kaleleridir.

23-03-2016

Bursa'nın fethi öncesi fethi kolaylaştırmak amacıyla iki kale inşa edilmiştir. Bunlar Osmanlı İmparatorluğu'nun ilk kalıcı eserleridir.

Aktimur (Akdemir) Kalesi Bursa'nın Osmanlılar tarafından fethi öncesinde, Bursa'nın ablukası amacıyla Osman Bey tarafından 1307 yılında yaptırılan ve bir aktarıma göre amcaoğlu Aktimur Bey'i komutan olarak görevlendirdiği hisardır. Kaplıca kapısını denetim altında tutacak şekilde inşa edilen hisar, Kazım Baykal'a göre Çelik Palas'ın yaklaşık 300 metre kadar doğusunda ve Hamzabey Camii'nin kuzeyinde bulunuyordu. Bursa Halkevi’nin yayımladığı Uludağ dergisinin Ekim 1936 tarihli 8. sayısında, Dr. Tevfik Edebey İmzasıyla yayımlanan bir yazıda da Akdemir (Aktimur) Hisarı'nın yeri ile İlgili olarak şu bilginin verildiği yazılmaktadır: "Akdemir kalesine gelince, bu kaleden hiçbir eser bekaya yoktur. Bunun mevkii hakkında evvelce yapılan araştırmalar bir netice vermemiştir. Eski mahkeme sicillerini tetkik ederken Bay Şemsettin Ersoy, Garip nâmlyle maruf bir kimsenin "Timur Hisarı denilen mahalde bir Mevlevi dergâhı yaptırdığı kaydına" tesadüf ettiği gibi, Bay Kâmil Kepecioğlu da yine sicillerde "Demirkapı ile Kaplıca arasında" diye bir kayda tesadüf etmiştir. Filhakika ilk yapılan Mevlevf dergâhı Demirkapı ile Kaplıca arasında, Hamzabey Camii yakınında ve şimdi Atatürk'ün köşklerinden şose ile ayrılan, birkaç yıl evvel "koza kışlağı" yapılmaya başlanıp bırakılmış bulunan ve el'an bir iki servi görülen mahal olduğu da tespit edilmiştir. Buradan Mevlûdf Süleyman Efendi'nin mezarına kadar olan mahalle "Ak Timur" mahallesi tesmiye edilmiştir."

Balabanbey (Balabancık) Kalesi Bursa'nın Osmanlılar tarafından fethi öncesinde, kalenin ablukası amacıyla Osman Bey tarafından 1307 yılında şehrin doğusuna yaptırılan hisardır. Osmangazi’nin kardeşi Gündüz Bey’in yakın arkadaşı olan Balabancık'ın komutan olarak atandığı hisar Mollaarap'takı Balabanbey okulunun bulunduğu yerdeydi. Bursa Ansiklopedisinde Kamil Kepecoğlu'na göre kaleyi ilk olarak Dr. Tevfik Adabey'ın saptadığı ve tanımladığı yazılmaktadır. Duvar kalıntıları belirgin olarak durmakta olan hisar tepesi, çağdaş dönemde imara açılmıştır.

Bursa Halkevi'nin yayımladığı Uludağ dergisinin Ekim 1936 tarihli 8. sayısında, Dr. Tevfik Edebey imzasıyla yayımlanan yazıda Balabanbey (Balabancık) Hisarı ile ilgili olarak da şu bilgi verilmektedir;

Balabancık Kalesi, Çobanbey ve Omurbey mahallelerinin cenubunda (güneyinde) Mollaarap Mahallesindedır. Bursa'nın zaptından sonra kale bilahare yapılan meyve ve dut bahçeleri içinde metruk (terk edilmiş) ve mesni(sahipsiz) kalmış iken 1290 tarihlerinde (1873/74) Bursa'da Italyan Konsolosluğu yapan Teranyo (Teraneo) ismindeki bir tüccar tarafından bahçe satın alındığında, kale de o zatın tasarrufuna geçmiştir. Teranyo bu kalenin bedenleri üzerine birbirine geçme odalar tarzında güzel bir sayfiye yapmıştır. Vefatından sonra mirasçıları burasını satmışlar ve bir Ermeni satın alarak Ermeni Öksüzler Yurdu olarak vakfetmiştir ki, Ermenilerin firarına ve Bursa'nın istirdadına (kurtarılışına) kadar, burası Amerikan misyonerleri himayesinde Ermeni Yetimhanesiydi. İstirdattan sonra jandarma bölük kışlası olarak kullanılmış, hususi muhasebeye (Özel idareye) geçtikten sonra da mahallenin ismine izafeten Mollaarap Mektebi namıyla ilk mektep olarak kullanılmaya başlanmıştır. Halk arasında Kale Mektebi namıyla anılır. Duvarların şekli ve Kale Mektebi denmesini araştırdım, inceledim burasının Balabancık Kalesi olduğunu tespit ettim ve daha sonra da Güldeste'de Balabancık Kalesi Mollaarap Camii yanındadır' kaydını gördüm. Hakikaten kale, Mollaarap camii'ne ancak 200-300 metre mesafededir."

Murat Kuter