USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

En Uzun Soluklu Festival

Ülkemizdeki en uzun soluklu devam eden kültür ve sanat festivali 1961 yılından itibaren gerçekleştirilen Bursa Festivali’dir.

19-02-2016

Kent nüfusunun 180 binlerle sınırlı olduğu 1962 yılının ilk yaz aylarında tanıtım çalışmalarıyla dikkat çeken Bursa Tanıtma Derneği'nin Setbaşı Köprüsü'nün başındaki bürosunda yoğun bir çalışma başlar. Bursa Festivali'ni hayata geçirme düşüncesi, dönemin Bursa CHP Milletvekili Sadretin Çanga'nın destek ve girişimleriyle gerçekleşir. Bu tarihten 2 yıl sonra açılan Bursa Fuarı, 1955 yılında Reşat Oyal'ın belediye başkanlığı döneminde Bursa'ya kazandırılan Kültürpark'ta başlar ve bunu izleyen süreçte Kültürpark festivale de mekan oluşturulur. İlki Bursa'nın kurtuluşunu da içine alan 7-12 Eylül 1962 tarihleri arasında gerçekleştirilen Bursa Festivali, Atatürk Caddesi'nden Altıparmak'a uzanan kortejle başlayarak, Stadyum'daki iki gösterinin ardından 5 gün boyunca Kültürpark içinde kurulan boks ringlerinde, bazen de Yıldırım, Tophane, Atıcılar ve Cumhuriyet Caddesi'nde iki kamyonun yan yana gelmesiyle oluşturulan portatif sahnelerde devam eder. Orhan Erman tarafından hazırlanan yeni bir listenin yönetime geldiği 1964 yılında festival çalışmalarına ağırlık verilir.

Bu listede yer alan ve sonraki yıllarda festival komitesi başkanlığını da yürütecek olan Halit Cura'nın daha o dönemde başlattığı bağlantılar, Darmstadt'la gerçekleşecek kardeş şehirlik ilişkilerinde de belirleyici olacak, Balkan ve doğu bloku ülkeleriyle sınırlı olan festival ekipleri artacak, Avrupa ülkeleri giderek büyüyen bu organizasyona katılmaya başlayacaktır. 1977'de görevden ayrılan Cura, 80 yılında vilayet himayesinde yürütülme kararı alınan festival hazırlıkları için tekrar göreve çağrılarak, yeni bir komitede çalışmalarını sürdürecektir. 1982'de ise belediye bünyesinde oluşturulan kültür-sanat komisyonunun başına aynı komitede yer alan Osman Odman getirilecek, Ekrem Barışık'ın belediye başkanlığı döneminde temelleri atılan Açık hava Tiyatrosu 6 ay gibi kısa bir zamanda tamamlanarak 1983 yılındaki 22. Uluslararası Bursa Festivali'ne yetiştirilecektir.

Açıkhava Tiyatrosu'nun hizmete girişiyle birlikte, o güne kadar tahta sahnenin yanındaki çadırda giyinip soyunan ekipler, çağdaş bir gösteri mekanına kavuşmanın mutluluğunu, BursalIlar ise daha kapsamlı organizasyonların kendilerine ulaştırılmasının kıvancını paylaşırlar. Artık  sanatçılar dinlenme odaları ve duş olanağı da sunulan daha donanımlı kulislerde bekler, tuvalet gereksinimleri için bir başka çadıra gitmek zorunda kalmazlar, elverişli bir sahnede uluslararası standartlara uygun ses ve ışık düzeni eşliğinde dans ederler. Yalnızca festivale değil Bursa'daki kültür-sanat etkinliklerine de belli bir düzen ve disiplin getirilmesi düşüncesiyle hayata geçirilen Bursa Kültür Sanat ve Turizm Vakfı (BKSTV), 1 Ocak 1988'den itibaren resmen faaliyete başlar. Vakfın ilk genel sekreteri Osman Odman, o güne kadar açıkhava tiyatrosunun yanındaki küçük bir kulübede toplanan üyeler ile personelin çalışabileceği vakıf merkezini de hayata geçirerek 28. festival döneminde burayı hizmete açar. 1989 tarihli seçimlerin ardından yeni üye alımlarının yapıldığı vakıf genel kurulu, kısa tarihinde ilk kez olağanüstü genel kurula gider ve yeni bir yönetim kurulu göreve gelir. Böylece DYP ve Ömer Frsöz dönemi başlar festivalin... Bundan sonra Bursa panolarda, davetiyelerde, yazılı basında daha sık belirmeye başlayan BKSTV harflerinin içeriğini daha bir iyi kavrar ve gerçek bir uluslararası festivalle tanışmaya hazırlanır O güne kadar halk danslarına yönelik etkinlikleriyle yıldızlaşan festivalin sanatsal içeriği de yoğunlaşmaya başlar. Açıkhava Tiyatrosu ise bu dönemde bir değişime tanıklık eder. Uluslararası jürilerin onayını almış ünlüler kente gelmeye başlar, bir ay süreyle baleden operaya, cazdan saza varıncaya dolu dolu hazırlanmış kapsamlı bir program Bursalılar'ın beğenisine sunulur. Görkemli açılış kokteylinde Bursa semalarında patlayan rengarenk havai fişekler, festivalin bu beklenmeyen başarısını adeta belleklere kazır... Ancak her dönemde olduğu gibi bu dönemde de kimileri bu muhteşem gösteriden rahatsız olurken, kimileri ise yıllardır özlemim çektiği kaliteye kavuşmanın tadını çıkarır. 1989'da yapılan seçimlerden sonra çıtayı aşağıya düşürmeme sorumluluğu ve bilinciyle ANAP'lı yönetim göreve gelir. Bu dönemde genel sekreter olan Bursa Belediyesi eski Başkanı Ekrem Barışık, 80'lerde gerçekleştirdiği Açıkhava Tiyatrosu'nun üzerini kapattırır ve böylece konuk sanatçıların elverişsiz hava şartlarından etkilenmeden gösterilerini tamamlayabilmeleri sağlanır. Bu arada restorasyonu tamamlanan jr Tayyare Kültür Merkezi etkinlikler için festivale açılır, en önemlisi de kültür sanat etkinliklerini 365 güne yayma projesi daha disiplinli bir çalışmayla hayata geçirilmeye başlanır. Ekrem Barışık'ın sağlık koşulları nedeniyle vakfın yönetimini Ahmet Ömer Erdönmez'e bırakmasının ardından festivalle birlikte sanatı gündemde tutacak etkinlikler birbirini izlemeye başlar. Altın Karagöz Halk Dansları Topluluğu ülkeye dünya birincisi olarak döner, The British Council, Avusturya Kültür Ofisi, Türk Alman Kültür Enstitüsü işbirliği ile konserler gerçekleştirilir. Bu arada vakıf, kent halkının taleplerini karşılamak amacıyla her yaş grubunu içine alan projeleriyle gündemdeki yerini korumaya başlar. 1999 seçimlerinde yönetime gelen DSP ise vakfın tarihinde ilk kez bir genel sekreteri vakfın başına getirecek, bundan sonra BKSTV Melek Apaydınla yola devam edecektir. Artık bu dönemde festival çalışmaları mekanlarla sınırlı kalmaz ve bu coşku meydanlara taşınır... Apaydın'ın 2 yıllık hizmet süresinden sonra BKSTV' de Banu Demirağ dönemi başlar. Bütün bir yıla yayılan etkinliklerde gerek sanatsal bakış açısı gerekse nicelik bakımından çıtayı daha da yükseklere taşıyan Demirağ'ın emekli olarak görevden ayrılmasından sonra Bursa'da AKP dönemi başlar ve genel sekreter olarak da Akif Koçyiğit göreve gelir.

Gidilebilecek en eski kayıtlardaki festivalin başlangıç tarihi olan 7 Eylül 1962'den bugüne çok şey değişmiştir. Festival, Bursa Kültür Sanat ve Turizm Vakfı'nın işlevlerinden sadece bir tanesi haline gelmiştir. Uluslararası Bursa Çocuk ve Gençlik Tiyatroları Festivali, Avrupa Filmleri Festivali, Bursa Sinema Festivali, Bursa Fotoğraf Günleri, Bursa Edebiyat Günleri, Uluslararası Karikatür Yarışması, Bursa Fetih Günleri, Bursa Kurtuluş Şenliği, Uluslararası Karagöz Kukla ve Gölge Oyunları Festivali, Uluslararası Altın Karagöz Halk Dansları Yarışması, Bursa Kısa Film Günleri gibi etkinliklerin yanı sıra BKSTV geleneksel sanatlara yönelik geliştirme ve değerlendirme çalışmaları da yürütüyorken, özerkleşmeyi takip eden yıllarda söz konusu etkinliklerinin bazılarını yarıyolda bırakmıştır. Kültürel yayıncılık alanında da faaliyet gösteren vakfın en gözde vitrini hala 46. yaşına ulaşan Uluslararası Bursa Festivali. Bursa'nın bugün Bölge Senfoni Orkestrası, Belediye Konservatuvarı, Devlet Konservatuvarı, Devlet Tiyatrosu, Oda Tiyatrosu, yöresel alışkanlıklar ve geleneklerle hayat bulan folklorik unsurlardan biri olan halk danslarını da salt bir eğlence alt başlığı olarak nitelendirmeyen bir bakış açısı vardır. Festivallerin çıkış noktasını oluşturan değerler bütünüyle, özellikle de dans ve müziğin kültürlerarası bir etkileşim ortamı sağlayıp özel bir kültür dili yaratması özlemiyle hayata geçirilen Bursa Festivali bu yıl 46. yaşını doldurdu.

21 yıldır düzenleniyor olmasına karşın öyküsü Bursa Festivali kadar eski bir organizasyon Altın Karagöz. Yarışma tanımlamasını bir yana bırakırsak, kent sakinlerinin halk dansları ile tanışması Bursa festivalinin ilk yıllarına yani 46 yıl geriye uzanıyor. Belki de bu yüzden Altın Karagöz Halk Dansları Yarışması, konusunda ilk olmasının yanı sıra gerisi gelmeyen kimi girişimlerin dışında hala tek organizasyonu ülkemizin. 46 yıllık köklü geçmişe yaslanan organizasyonun ilk yıllarına dönersek 1962 yılı Eylülü, bambaşka bir heyecana tanık olur. Bursa, halk danslarıyla bütünleşen festivali ile tanışır. Kentte kurulu folklor dernekleri, ülkenin farklı yörelerinden otantik topluluklarla buluşur. Bu arada festival tarihinin ilk konuk ülkesi İsrail de ilk yılın unutulmazlarının başını çeker ve halkın coşkulu ilgisiyle festival bundan böyle uzun yıllar halk dansları konseptiyle bütünleşir.

1982 değişim yılı. Önce Açık hava Tiyatrosu'nun yapımı, amatörlükten profesyonelliğe dönük organizasyonlar için doğru bir kapı aralarken, bu bilinçli bakış açısı halk dansları alanına da yansır. Yabancı ülkeden gelecek toplulukların seçiminden, gösteri alanlarının tüm kente yayılmasına varıncaya; dünya standartlarına yakışır yenilikler birbirini izler.

Kısa sürede alanında dünyanın en tanınan organizasyonları arasına giriyor Uluslararası Karagöz Halk Dansları Festivali. Ancak bir süre sonra Büyükşehir statüsü kazanacak Bursa'ya yetmiyor bu yenilikler. Ülkenin hemen her yerinde halk dansları ağırlıklı olarak yapılan festivallerden bir biçimde sıyrılmak, özgün bir kimliğe bürünmek düşüncesi neredeyse bir zorunluluğa dönüşüyor.

Kent halkının ilgisi ve altyapı olanaklarının yeterliliğini dikkate alan yönetim, Bursa festivalinde ilk radikal değişikliği gerçekleştiriyor. 1987 yılında etkinlik, Uluslararası Altın Karagöz Halk Dansları Yarışması adıyla farklı bir kimlik kazanıyor. İlk kez 1987 yılında 25 yıllık bir festival deneyimiyle gerçekleştirilen Uluslararası Altın Karagöz Halk Dansları Yarışması daha birinci yılında 13 ülkenin katılımıyla uluslararası çevrelerde haklı bir saygınlık kazandı.

Murat Kuter