Akçapınar (Akçaviran)

Keles’in güneybatısında, ilçe mer­kezinden 11 km uzaklıktadır. Eskiden Orhaneli’ne bağlı idi. Keçi otlatan çobanın keçisinin sakalını yalaması sonucu, su bulması üzerine yerleşmeye uğradığı söylenmektedir. Keçinin cinsi, aynalı keçi olduğu için önce pınara Aynalıpınar denilmiş. Köyün içindeki Ulupınar’a da, akça bir keçi nedeniyle Akçapınar köyü adı verilmiş. Köyün adı da bu pınardan gelmiş. Köyün bir de Kocapınar denilen ulu bir suyu vardır. 1530 tarihli kayıtlarda Akçaviran olarak anılan köyün bu olduğunu sanıyorum. Çünkü gerçekten de burada oldukça yaygın bir ören/viran vardır. Bugün halen Eski Köy Yerleri olarak anılan yer ile Belenören köyü arasındaki tepede önemli bir yerleşim yeri kalıntısı vardır. Burada bulunan kalıntılar, Uludağ’da bulunan üç kehanet merkezinden biri imiş. Bu kalıntıları köyün her tarafında da görmek olasıdır. 1912 yılında yayınlanan bir gazete haberine göre Sultan Murad’ın vakıf köyü olduğu anlaşılmaktadır. 1908 Yıllığı’na göre 49 hane bulunan köyde, 1927 yılında 270 nüfus barınmaktaydı. 1990 yılında 425, 1997 yılında 280 kişi yaşamaktaydı. Yerli köyüdür. Bulgaristan göçmenleri de yerleşen köyden büyük ölçüde Bursa’ya göç yaşanmaktadır. Tarihi bir camisi vardır. Köyün dört bir köşesinde antik kalıntılar bulunmaktadır. Mezarlığın yanındaki Bayram Kabacı adlı yatır, adak yeri olarak kullanılmaktadır. Yanındaki meşe ağacına bez bağlanır. Halen köyde iki eski demirci çalışmaktadır.

Raif Kaplanoğlu