Sabahın erken saatlerinde girdiği yağhanede tarih kokan makinelerle çekirdekten yağ çıkaran Sabri Sarıca, geçimini bu işten kazanıyor. 50 metrekarelik üretim tesisinde 40 yılı deviren 68 yaşındaki Sabri Sarıca, yıllar önce kayınpederinin yanında çalışan çırağın hastalanıp işe gelmemesiyle bu işe başladığını belirterek, “Çırak işe gelmeyince ben işi öğrendim. Yıllar sonra kayınbabam işi bana devretti. Ondan sonra bu meslek benim geçim kaynağım oldu” dedi.
Ayçiçeği yağının üretiminden bahseden Sarıca, “Müşterimiz ürettiği ayçiçeklerini çuval sırtında getiriyor. Asırlık makinemde ayçekirdeklerini ayıklıyorum. Daha sonra ayçiçeklerini pişiriyoruz. Pişirmeyle birlikte ayçekirdeğinin özünü alıyoruz. Sonrasında pres yaparak ilk yağı çıkartıyorum. Çıkan yağ 48 ayrı bezden süzülerek hazneye düşüyor ve yağ oluşuyor” diye konuştu.
Sinemacılıktan yağcılığa
50 sene önce siyah-beyaz sinema işletmeciliği yaptığını aktaran Sarıca, sinemaların kapanmaya başlamasıyla beraber bu mesleğe adım attığını belirtti. Eski sistem yağhanede asırlık makinelerin bulunduğunu belirten Sarıca, “Asırlık makineler zaman zaman bozuluyor, kendim tamir ediyorum. Tamir ede ede bu zamana kadar geldim” diye konuştu. Yağ yapılmak üzere getirilen çekirdek özünün pres yapılmasının ardından hayvanlar için yemde üretildiğini bildiren Sarıca, “Presten kurtulan sıvı yağ oluyor. Kurtulamayan çekirdek özü ise Balık tutumu için kullanılan yem ve hayvanlar için küspe haline geliyor” ifadelerini kullandı.
Müşterinin getirdiği çekirdeği yaklaşık yarım saatte yağa dönüştürdüğünü kaydeden Sarıca, “3 kilo çekirdekten 1 kilo yağ çıkıyor. Kilosu ise 7 lira” dedi.
Mesleğini çok sevdiğini söyleyen Sarıca, emekli olmasına rağmen bu işi ölene kadar yapmayı hedeflediğini sözlerine ekledi.
İHA
