Ramazan bayramı ile birlikte oruç döneminin sona ereceğini belirten uzmanlar, bayramı yemek festivali şeklinde algılamanın yanlışlığını ifade ederek tatlı tüketimine dikkat edilmesi uyarısında bulundu.
Aritmi Sağlık Grubu Özel Çekirge Kalp ve Aritmi Hastanesi Diyetisyeni Nesibe Büşra Diler, Ramazan boyunca değişen beslenme düzeniyle yavaşlayan metabolizmanın bayramla birlikte yeniden bir sarsıntı geçireceğini söyledi. Birbirinden lezzetli tatlıların hazırlandığı ve ikramların yapıldığı Ramazan Bayramında az ve sık yemek yenmesini öneren Diler, “Bayramı yemek festivali olarak düşünmek yerine, yavaş geçişlerle adaptasyon diyeti olarak değerlendirmelisiniz.” dedi.
Ramazan boyunca en fazla özlenen öğünün kahvaltı olduğuna dikkati çeken Diler, "Çoğu aile için de herkesin bir araya geldiği bayram kahvaltısı özel bir öğündür. Kahvaltı için doğru seçimler yapmak adaptasyon sürecindeki metabolizma için de çok önemlidir. Sofranızda peynir çeşitleri, bol salatalık, domates gibi söğüş sebzeler, süt, kahvaltılık gevrek, haşlanmış yumurta, ve tam tahıllı ekmek bulunsun." ifadelerini kullandı.
TATLI TÜKETİMİNİZE DİKKAT EDİN
Ev ziyaretlerinde şerbetli tatlı ikramlarına dikkat çeken Diler, şunları söyledi: “Ziyaretlerde özellikle tatlı ve şekerleme, draje ve çikolata tüketimine dikkat edilmeli; bu tür gıdalar hacmi küçük fakat enerjisi yüksek gıdalardır. Özellikle bayramda bu tür gıdalarla öğün geçiştirmek yapılacak en büyük hatalardan biridir. Kan şekerinin hızlı yükselip takiben hızlı düşmesine ve bir diğer öğün gereğinden fazla besin alımına neden olur. Bu bayram, misafirlerinize meyve salataları, dondurmalı meyve tatlıları sütlü tatlılar ikram ederek onlara büyük bir iyilik yapabilirsiniz. Şerbetli tatlılardan olabildiğince kaçınmalısınız.”
BAYRAMDA HER GÜN EN AZ 10 BARDAK SU İÇİN
Bayram boyunca her gün en az 10 bardak su içilmesini öneren Diler, metabolizmanın devamı, sağlığı ve arınması için bunun çok önemli olduğunu vurguladı. Bayram döneminde herkesin kendisini kontrol altında tutması gerektiğinin de altını çizen Diler, uyarılarını şöyle tamamladı: “Bayramda, kendimizi besin tüketiminin kısıtlandığı bir dönemden çıkmış gibi hissetsek de kontrolsüz besin tüketimini engellemeli, masaya oturup bir anda fazla yemek yeme alışkanlığından vazgeçmeliyiz. Bayram ziyaretlerinde yakın mesafeler için araç kullanmak yerine yürüyüşü artırmalı, birkaç kat çıkmak için asansör yerine merdiveni tercih etmeliyiz. Unutmamalıyız ki bugün yediğimiz-içtiğimiz her şey sağlıklı geleceğe yaptığımız yatırımdır. Sağlıklı, huzurlu ve birlikteliklerin şeker tadında olduğu bayram olsun.”
